1. BÖLÜM ÇOCUK SAĞLIĞI
BEBEĞİN TEMEL GIDASI
Anne Sütü: Bebeğin büyüme özelliklerine ve ihtiyaçlarına en uygun gıda anne sütüdür. Zaruri durumlar olmadıkça anne sütünden vazgeçilmemelidir. Bu konu üzerinde peygamberimiz hadisi şeriflerinde bebek anne sütünden mahrum edilmemeli, ondan daha hayırlı süt yoktur buyurmuşlardır.
Anne Sütünün Oluşumu: Doğumdan sonra anne beyninde bulunan Hipofiz adlı salgı bezinden salgılanan prolakdin adlı maddenin uyarısıyla annenin memelerinde süt yapımı başlar. Bebeğin memeyi emmesi sırasında beyindeki merkezden oksitosin denilen hormonun salgılanmasıyla süt kanalları kasların kasılmasıyla kasılmasını sağlayarak sütün dışarı akmasını sağlar. Memeden geçen her 300 mililitre kandan 1 mililitre süt oluştuğu hesaplanmıştır.
Anne Sütünün İçinde Neler bulunur: Anne sütünün içinde bebeğin ihtiyaçlarına cevap verebilecek oranda şeker, protein, yağ, madensel tuzlar ve vitamin bulunur. Anne sütünün faydaları sayısızdır. En belli başlıları ise kolay sindirilmesi, ishal, kabızlık, gaz sancısı gibi rahatsızlıklar daha az olur. Bebek hastalıklarından çocuk felci, solunum ve bağırsak hastalıkları daha az görülür. Anne sütünde demir, kalsiyum ve D vitamini bulunduğundan bebekte kansızlık ve kalsiyum eksikliğiyle ilgili kemik zayıflığı görülmez. Beynin gelişmesine lüzumlu olan yağ asidi anne sütünde daha fazla bulunur. Bebeğin anne sütüyle beslenmesi anne ile çocuk arasında psikolojik bir yakınlıkla manevi yönde de gıdasını alır.
ÇOCUĞUN SÜTTEN KESİLMESİ
Çocuğun sütten kesilmesi dinimizde Kur´an-ı Kerim´de Ahkaf ve Lokman surelerinde 30 ay ile iki yıl arasında belirlenmiştir. bakara suresinde iki yıl olarak hükme bağlanır. Anne ve babanın anlaşarak daha önce de sütten kesmeleri halinde sorumlulukları yoktur. Vaktinden önce bebeğin sütten kesilmesi çocukta uykusuzluk, heyecan, kızgınlık, iştahsızlık ve kusma gibi durumlar meydana getirebilir, çocuğa alıştırarak kademeli olarak sütten kesmelidir. Yolculuk, iş çıkarma, koruyucu aşı zamanlarında sütten kesmemelidir. Sütten kesilen çocuğun bir yıl içinde demir eksikliği olacağından ara sıra yağsız et, yeşil sebzeler verilmeli sağlık yiyeceklerden, pirinç; patates, meyve verilmeli, ayrıca bir yiyecek günlüğü tutmanın faydası vardır.
ÇOCUĞUN SAĞLIĞI İÇİN YETERLİ UYKU ŞART
Yeni doğan bebekler günün büyük bir kısmını uykuda geçirir. İlk iki ay süresince 16-18 saat uyurlar. Bazan uykusu geldiği halde huzursuzlaşır. Yemekten önce ağlarlar. Bunlar normal sayılmalıdır, fakat bir rahatsızlığı olup olmadığı araştırılmalıdır. Bezinin kirli olması, bir yerinin ağrıması, üşümek veya terlemek gibi rahatsızlığı varsa ortadan kaldırılmasıyla rahat ve normal olarak uyur. İlk aylarda gaz sıkıntıları olacağından kucağa alıp gaz sıkıntısından kurtarmalıdır. İyi bir uyku alışkanlığı kazandırmak için, belli saatlerde odasının havalandırılarak kendi kendine uyumaya alıştırılmalıdır.
Çocuğun uykusunun sünnete göre tanziminde ise, çocuklar sabah namazında uyandırılmalı kerahat vakti çıkıncaya kadar uyku uyumalarına müsaade edilmemeli, yatsı namazına kadar yatırılmamalıdır. Çocuğunuz uykuya dalmakta zorluk çekiyorsa bunun sebepleri araştırılmalıdır. Çoğu zaman organik bir hastalığın belirtisi olabilir. Yeni doğan bebekler zamanının beşte dördünü uykuda geçirir. Uykusuzluğun başlıca sebepleri ateş, karın ağrısı, kulak ağrısı, açlık ve öksürük olabilir. Çoğu zaman azarlanan ve dövülen ailedeki kavgalara şahit olan çocuklar kolaylıkla uyuyamaz, uykusuzluk çocukta sert mizaç geliştirir.
Uykusuzluğa karşı ebeveynlerin alabileceği tedbirler ise yatmadan önce çocuğa korkulu masallar anlatmamalı, uyku kaçıracak oyunlar oynamaması sağlanmalı, aile içi kavgalar çocuk önünde yapılmalıdır. Yatmadan önce bir bardak süt uyumasını sağlayabilecektir.
ÇOCUKTA İŞTAHSIZLIK PROBLEMİ
Çocuklarda iştahsızlık sebebi olarak ateşli hastalıklar sarılık, nezle, grip, sinir hastalıkları, düzensiz yemek, çocukta iştahsızlık yapabilir. Bu durumda sevdiği ve yenmesi kolay yemeklerle beslemeli, fazla ısrarcı olunmamalıdır.
Üzüntü ve kaygıda çocuklarda iştahsızlık yapabilir. İştahsızlık karşısında alınabilecek tedbirler ise bir hastalığa bağlı iştahsızlık götürülen bir hekimin tavsiyelerine uymakla mümkündür. Sofrada çocuğa baskı ve abur-cubur yemesini önlemekle, sofrada samimi bir hava estirmekle kötü haber konuşmamakla, kardeşler arasında ayırım yapmamakla ve damak zevkini yemekler çocuğun yemesini sağlayabilecek tedbirler olarak düşünebiliriz.
ÇOCUKLARDA BÜYÜME GELİŞME
Çocuğun ilk yılları büyüme ve gelişmesinin en hızlı olduğu dönemlerdir. Çocuğun bakımı çocuğun sağlıklı gelişmesini sağlamaktır. Yeni doğan çocuk doğumdan 4-6 hafta sonra süt çocuğu özelliğini alır. Yenidoğan çocuk ortalama 50 cm boyundadır, bundan bir kaç cm eksik veya fazla olabilir. İki yaşını bitiren çocuk oyun çocukluğu dönemine girmiştir. 6 yaşını bitiren çocuk ise okulu çocuğu çağındadır. Çocuk doğduğunda 270 kemiği vardı. Normal çocuklarda kemik olgunlaşması belirli yaşlarda belirli aşamalara ulaşır, buna kemik yaşı denir. Ergenlik çağında kemik sayısı 350´ye ulaşır tam gelişmiş vücutta bazı kemiklerin birleşmesiyle 206 kemik bulunur.
Kas gelişimi: Bebeğin kas ağırlığı tüm vücudun %23 kadarken 15 yaşına doğru %33´e, 20 yaşına doğru bu oran %45´i bulur. Kaslar sinir sistemi ile aynı paralellikle gelişir. Diş gelişimi ise çocuğun çıkan ilk dişlerine süt dişleri denir. Bunlar 20 tanedir. İlk çıkan dişler alt orta kesicilerdir. Çocuk 7 yaşına geldiğinde süt dişleri düşer, kalıcı dişler çıkar, çocuk 12 yaşına geldiğinde 28 tane kalıcı dişi vardır.
İlk Aylarda: Çocuk ilk ayda ışık kaynağına bakar, zil sesine tepki göstermek, Avucuna konan parmağı tutmak gibi özellikler gösterir. 2. ayda dolaşan birini takip eder kendi kendine sesler çıkarabilir. İlk aydan 24. aya kadar çocuk aşamalar halinde ismini öğrenmekle beraber sandalyeye tutunmak, oyun yapmak, emeklemekten tutun yürümeğe kadar gelişim sürecini tamamlamağa çalışır.
İKİNCİ BÖLÜM
DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI
Kardeşler Arasında Geçimsizlikler: Ailenin çocuklar arasında ayırım yapması çocukları geçimsizliğe ittiği görülmektedir. Kardeşler birbirinden farklı karaktere sahip olabildiği gibi ailenin birini diğerinden üstün tutması ona farklı davranması diğerinde karakter bozukluğuna sebebiyet vermektedir. Aralarındaki bir anlaşmazlığa kendi aralarında çözümlemeleri sağlanmalıdır.
ÇOCUK VE KORKU:
Aile açısından kolay bir yol olduğu için kullanılan korku çocuğun geleceğini etkilemektedir. Korkunun bazı belirtileri ise kalp ve nabız atışlarına artış, mide kasılması, nefes alıp verme düzensizleşir, kan deri yüzünden çekilir, yüz sararır.
Çocuklar neden korkar?: Okul çağındaki çocuklar sınavdan korktuğu gibi, ana babanın hasta olmasından, vahşi hayvan, yangın, karanlık gibi sebepleri de sayabiliriz. Korkuyu yenebilmek için en iyi çare onu doğrudan ele almaktır. Hayvandan korkan çocuğu hayvanı sevdirmek gibi yollara başvurmaktır.
ÇOCUK VE YALAN:
Çocuk doğuştan yalancı olmaz, yanında sık sık yalan söylenmesi ve baskı altında yalan söylemeğe sebebiyet vermemek, en iyisidir. İslamiyet yalanı tasvip etmemiştir. Çocuğun yalan söylemesinin önlenebilmesi çocuklara İslami bir terbiye vermekle mümkündür. Onların yanında büyüklerin yalanlarını söylememeli ve yalan söyleyene mükafat kabilinden davranışlardan kaçınılmalıdır.
SOLAKLIK ÖNLENEBİLİR Mİ:
Solaklığın sonradan edinilen bir alışkanlık olduğunu Dr. A Blau Ana el kitabında bazı deliller ileri sürmüştür. 1860 yılında Broca solaklığın beyin ile ilişkisi olduğunu beyan etmiştir. İnsan beyninin iki yarım küreden ibaret olduğu, sağ taraftaki organları sol küreden idare edildiği söylenmektedir. Sağ elle kullanma zorlanan çocukların geçici bir süre kekemelik gösterdiği görülmektedir. Kazalarda sol eli kullananların daha fazla kaza yaptığı belirtilmektedir. Solak çocuklara yardımcı olabilmek için sağ ellerini kullanmaları teşvik edilmelidir. Sünnette de tavsiye edilen sağ eldir. Hadisi şerifte bu konuya dikkat çekilerek peygamberimiz sağ elinizle yiyin ve içiniz demiştir.
ÇOCUKLARDA ÖFKE NÖBETLERİ:
Çocukların öfke nöbetleri, ailelere bazı mesajlar vermektedir. Öfke nöbetlerini işaret olarak kullanan çocuklar ailenin kendilerini yatıştıracağını bildikleri için öfkelenirler. Çocuğun aç ve susuz yorgun olması fizyolojik ihtiyaçları karşılanmayan çocuklar bu durumu giderinceye kadar öfkelenirler, çocuklara sık sık cezalar ve gururunu rencide edici davranışlar çocuğun öfkelenmesine sebebiyet verir. Öfke nöbetlerini önlemek için sıkıntı veren rahatsızlıklardan korunmak haksız yere ceza verilmemeli, arkadaşları arasında ayırım yapılmamalı, öfkenin zayıflık belirtisi olduğu kadar kuvvet belirtisi olduğunu da söylemek durumundayız. Öfkeli çocuklar oyuna ve teskin edici durumlara yönlendirip kendine güven sağlanması sağlanmalıdır.
ÇOCUKTA TUVALET TERBİYESİ
Çocuğa tuvalet terbiye verebilmek için en uygun zaman bir veya bir buçuk yaş arasıdır. Bu dönem çocuğun yürümeye başladığı zamandır. Çocuk bir yaşın altındayken tuvalet ihtiyacını farkedemez. Çocuk tuvalet ihtiyacını hissettiği zaman bazen düşünceli, bazen de abdest mahallini tutarak belirtir. bu zamanda çocuğa baskı yapmak sinirli olmasına yol açar. Tuvalet eğitiminde önemli faktörlerden birisi de mesafe kontrolünün farklı dönemlerde edinilmesidir. Bu konuda ebeveyne tavsiyeler ise çocuğa hem yemekten sonra ve yatmadan önce yataktan kalktıktan sonra çocuğa oturağa oturtulmalı ve oturak rahat olmalıdır. Bu hususta baskı uygulanmamalıdır. Kesinlikle azarlanmamalıdır, bu denemeler sonuç vermezse vaktin erken olduğu düşünülmelidir.
BEBEKLER NİÇİN AĞLAR?:
Bebeğin ağlaması onun bir rahatsızlığını belli eder. Bebekler 3-4 haftalık oluncaya kadar gözünden yaş gelmez ve sadece bağırır. Ağlamasının veya bağırmasının sebepleri ise aç olması, altının ıslak olması, karnının ağrıması, hazımsızlık, yorgunluk, bir yerine iğne veya bir şeyin batması, karanlık, hareketlerini kısıtlayacak şekilde fazla giyinik olması, diş çıkarma döneminde bulunması gibi sebeplerden başka sevilmek arzusu bebeğin ağlama sebepleridir. Bu durumda ağlama sebepleri araştırılıp, kucağa alınıp gerekli ilgi gösterilmelidir.
BEBEKLER İÇİN KORUYUCU TESTLER:
Yeni doğmuş bebekler muhtemel bir hastalığa karşı doğumdan sonra yapılan muayenelerdir. Doğumdan sonra 5-10 gün sonra muayene yapılmalıdır. Doğuştan olma kalça çıkığı ve fenilketonri denilen zeka geriliği için Guthrie Deneyi yapılmalıdır. Çocuğa yapılabilecek testlerden birisi de idrar muayenesidir. Kanda aşırı derecede birikmiş bulunan oksijenin körlüğe sebebiyet verecek fibroplozi adı verilen durumunun önlenmesi gibi bir çok sıhhi testlerin uygulanması gereklidir.
BEBEĞİN TEMEL GIDASI
Anne Sütü: Bebeğin büyüme özelliklerine ve ihtiyaçlarına en uygun gıda anne sütüdür. Zaruri durumlar olmadıkça anne sütünden vazgeçilmemelidir. Bu konu üzerinde peygamberimiz hadisi şeriflerinde bebek anne sütünden mahrum edilmemeli, ondan daha hayırlı süt yoktur buyurmuşlardır.
Anne Sütünün Oluşumu: Doğumdan sonra anne beyninde bulunan Hipofiz adlı salgı bezinden salgılanan prolakdin adlı maddenin uyarısıyla annenin memelerinde süt yapımı başlar. Bebeğin memeyi emmesi sırasında beyindeki merkezden oksitosin denilen hormonun salgılanmasıyla süt kanalları kasların kasılmasıyla kasılmasını sağlayarak sütün dışarı akmasını sağlar. Memeden geçen her 300 mililitre kandan 1 mililitre süt oluştuğu hesaplanmıştır.
Anne Sütünün İçinde Neler bulunur: Anne sütünün içinde bebeğin ihtiyaçlarına cevap verebilecek oranda şeker, protein, yağ, madensel tuzlar ve vitamin bulunur. Anne sütünün faydaları sayısızdır. En belli başlıları ise kolay sindirilmesi, ishal, kabızlık, gaz sancısı gibi rahatsızlıklar daha az olur. Bebek hastalıklarından çocuk felci, solunum ve bağırsak hastalıkları daha az görülür. Anne sütünde demir, kalsiyum ve D vitamini bulunduğundan bebekte kansızlık ve kalsiyum eksikliğiyle ilgili kemik zayıflığı görülmez. Beynin gelişmesine lüzumlu olan yağ asidi anne sütünde daha fazla bulunur. Bebeğin anne sütüyle beslenmesi anne ile çocuk arasında psikolojik bir yakınlıkla manevi yönde de gıdasını alır.
ÇOCUĞUN SÜTTEN KESİLMESİ
Çocuğun sütten kesilmesi dinimizde Kur´an-ı Kerim´de Ahkaf ve Lokman surelerinde 30 ay ile iki yıl arasında belirlenmiştir. bakara suresinde iki yıl olarak hükme bağlanır. Anne ve babanın anlaşarak daha önce de sütten kesmeleri halinde sorumlulukları yoktur. Vaktinden önce bebeğin sütten kesilmesi çocukta uykusuzluk, heyecan, kızgınlık, iştahsızlık ve kusma gibi durumlar meydana getirebilir, çocuğa alıştırarak kademeli olarak sütten kesmelidir. Yolculuk, iş çıkarma, koruyucu aşı zamanlarında sütten kesmemelidir. Sütten kesilen çocuğun bir yıl içinde demir eksikliği olacağından ara sıra yağsız et, yeşil sebzeler verilmeli sağlık yiyeceklerden, pirinç; patates, meyve verilmeli, ayrıca bir yiyecek günlüğü tutmanın faydası vardır.
ÇOCUĞUN SAĞLIĞI İÇİN YETERLİ UYKU ŞART
Yeni doğan bebekler günün büyük bir kısmını uykuda geçirir. İlk iki ay süresince 16-18 saat uyurlar. Bazan uykusu geldiği halde huzursuzlaşır. Yemekten önce ağlarlar. Bunlar normal sayılmalıdır, fakat bir rahatsızlığı olup olmadığı araştırılmalıdır. Bezinin kirli olması, bir yerinin ağrıması, üşümek veya terlemek gibi rahatsızlığı varsa ortadan kaldırılmasıyla rahat ve normal olarak uyur. İlk aylarda gaz sıkıntıları olacağından kucağa alıp gaz sıkıntısından kurtarmalıdır. İyi bir uyku alışkanlığı kazandırmak için, belli saatlerde odasının havalandırılarak kendi kendine uyumaya alıştırılmalıdır.
Çocuğun uykusunun sünnete göre tanziminde ise, çocuklar sabah namazında uyandırılmalı kerahat vakti çıkıncaya kadar uyku uyumalarına müsaade edilmemeli, yatsı namazına kadar yatırılmamalıdır. Çocuğunuz uykuya dalmakta zorluk çekiyorsa bunun sebepleri araştırılmalıdır. Çoğu zaman organik bir hastalığın belirtisi olabilir. Yeni doğan bebekler zamanının beşte dördünü uykuda geçirir. Uykusuzluğun başlıca sebepleri ateş, karın ağrısı, kulak ağrısı, açlık ve öksürük olabilir. Çoğu zaman azarlanan ve dövülen ailedeki kavgalara şahit olan çocuklar kolaylıkla uyuyamaz, uykusuzluk çocukta sert mizaç geliştirir.
Uykusuzluğa karşı ebeveynlerin alabileceği tedbirler ise yatmadan önce çocuğa korkulu masallar anlatmamalı, uyku kaçıracak oyunlar oynamaması sağlanmalı, aile içi kavgalar çocuk önünde yapılmalıdır. Yatmadan önce bir bardak süt uyumasını sağlayabilecektir.
ÇOCUKTA İŞTAHSIZLIK PROBLEMİ
Çocuklarda iştahsızlık sebebi olarak ateşli hastalıklar sarılık, nezle, grip, sinir hastalıkları, düzensiz yemek, çocukta iştahsızlık yapabilir. Bu durumda sevdiği ve yenmesi kolay yemeklerle beslemeli, fazla ısrarcı olunmamalıdır.
Üzüntü ve kaygıda çocuklarda iştahsızlık yapabilir. İştahsızlık karşısında alınabilecek tedbirler ise bir hastalığa bağlı iştahsızlık götürülen bir hekimin tavsiyelerine uymakla mümkündür. Sofrada çocuğa baskı ve abur-cubur yemesini önlemekle, sofrada samimi bir hava estirmekle kötü haber konuşmamakla, kardeşler arasında ayırım yapmamakla ve damak zevkini yemekler çocuğun yemesini sağlayabilecek tedbirler olarak düşünebiliriz.
ÇOCUKLARDA BÜYÜME GELİŞME
Çocuğun ilk yılları büyüme ve gelişmesinin en hızlı olduğu dönemlerdir. Çocuğun bakımı çocuğun sağlıklı gelişmesini sağlamaktır. Yeni doğan çocuk doğumdan 4-6 hafta sonra süt çocuğu özelliğini alır. Yenidoğan çocuk ortalama 50 cm boyundadır, bundan bir kaç cm eksik veya fazla olabilir. İki yaşını bitiren çocuk oyun çocukluğu dönemine girmiştir. 6 yaşını bitiren çocuk ise okulu çocuğu çağındadır. Çocuk doğduğunda 270 kemiği vardı. Normal çocuklarda kemik olgunlaşması belirli yaşlarda belirli aşamalara ulaşır, buna kemik yaşı denir. Ergenlik çağında kemik sayısı 350´ye ulaşır tam gelişmiş vücutta bazı kemiklerin birleşmesiyle 206 kemik bulunur.
Kas gelişimi: Bebeğin kas ağırlığı tüm vücudun %23 kadarken 15 yaşına doğru %33´e, 20 yaşına doğru bu oran %45´i bulur. Kaslar sinir sistemi ile aynı paralellikle gelişir. Diş gelişimi ise çocuğun çıkan ilk dişlerine süt dişleri denir. Bunlar 20 tanedir. İlk çıkan dişler alt orta kesicilerdir. Çocuk 7 yaşına geldiğinde süt dişleri düşer, kalıcı dişler çıkar, çocuk 12 yaşına geldiğinde 28 tane kalıcı dişi vardır.
İlk Aylarda: Çocuk ilk ayda ışık kaynağına bakar, zil sesine tepki göstermek, Avucuna konan parmağı tutmak gibi özellikler gösterir. 2. ayda dolaşan birini takip eder kendi kendine sesler çıkarabilir. İlk aydan 24. aya kadar çocuk aşamalar halinde ismini öğrenmekle beraber sandalyeye tutunmak, oyun yapmak, emeklemekten tutun yürümeğe kadar gelişim sürecini tamamlamağa çalışır.
İKİNCİ BÖLÜM
DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI
Kardeşler Arasında Geçimsizlikler: Ailenin çocuklar arasında ayırım yapması çocukları geçimsizliğe ittiği görülmektedir. Kardeşler birbirinden farklı karaktere sahip olabildiği gibi ailenin birini diğerinden üstün tutması ona farklı davranması diğerinde karakter bozukluğuna sebebiyet vermektedir. Aralarındaki bir anlaşmazlığa kendi aralarında çözümlemeleri sağlanmalıdır.
ÇOCUK VE KORKU:
Aile açısından kolay bir yol olduğu için kullanılan korku çocuğun geleceğini etkilemektedir. Korkunun bazı belirtileri ise kalp ve nabız atışlarına artış, mide kasılması, nefes alıp verme düzensizleşir, kan deri yüzünden çekilir, yüz sararır.
Çocuklar neden korkar?: Okul çağındaki çocuklar sınavdan korktuğu gibi, ana babanın hasta olmasından, vahşi hayvan, yangın, karanlık gibi sebepleri de sayabiliriz. Korkuyu yenebilmek için en iyi çare onu doğrudan ele almaktır. Hayvandan korkan çocuğu hayvanı sevdirmek gibi yollara başvurmaktır.
ÇOCUK VE YALAN:
Çocuk doğuştan yalancı olmaz, yanında sık sık yalan söylenmesi ve baskı altında yalan söylemeğe sebebiyet vermemek, en iyisidir. İslamiyet yalanı tasvip etmemiştir. Çocuğun yalan söylemesinin önlenebilmesi çocuklara İslami bir terbiye vermekle mümkündür. Onların yanında büyüklerin yalanlarını söylememeli ve yalan söyleyene mükafat kabilinden davranışlardan kaçınılmalıdır.
SOLAKLIK ÖNLENEBİLİR Mİ:
Solaklığın sonradan edinilen bir alışkanlık olduğunu Dr. A Blau Ana el kitabında bazı deliller ileri sürmüştür. 1860 yılında Broca solaklığın beyin ile ilişkisi olduğunu beyan etmiştir. İnsan beyninin iki yarım küreden ibaret olduğu, sağ taraftaki organları sol küreden idare edildiği söylenmektedir. Sağ elle kullanma zorlanan çocukların geçici bir süre kekemelik gösterdiği görülmektedir. Kazalarda sol eli kullananların daha fazla kaza yaptığı belirtilmektedir. Solak çocuklara yardımcı olabilmek için sağ ellerini kullanmaları teşvik edilmelidir. Sünnette de tavsiye edilen sağ eldir. Hadisi şerifte bu konuya dikkat çekilerek peygamberimiz sağ elinizle yiyin ve içiniz demiştir.
ÇOCUKLARDA ÖFKE NÖBETLERİ:
Çocukların öfke nöbetleri, ailelere bazı mesajlar vermektedir. Öfke nöbetlerini işaret olarak kullanan çocuklar ailenin kendilerini yatıştıracağını bildikleri için öfkelenirler. Çocuğun aç ve susuz yorgun olması fizyolojik ihtiyaçları karşılanmayan çocuklar bu durumu giderinceye kadar öfkelenirler, çocuklara sık sık cezalar ve gururunu rencide edici davranışlar çocuğun öfkelenmesine sebebiyet verir. Öfke nöbetlerini önlemek için sıkıntı veren rahatsızlıklardan korunmak haksız yere ceza verilmemeli, arkadaşları arasında ayırım yapılmamalı, öfkenin zayıflık belirtisi olduğu kadar kuvvet belirtisi olduğunu da söylemek durumundayız. Öfkeli çocuklar oyuna ve teskin edici durumlara yönlendirip kendine güven sağlanması sağlanmalıdır.
ÇOCUKTA TUVALET TERBİYESİ
Çocuğa tuvalet terbiye verebilmek için en uygun zaman bir veya bir buçuk yaş arasıdır. Bu dönem çocuğun yürümeye başladığı zamandır. Çocuk bir yaşın altındayken tuvalet ihtiyacını farkedemez. Çocuk tuvalet ihtiyacını hissettiği zaman bazen düşünceli, bazen de abdest mahallini tutarak belirtir. bu zamanda çocuğa baskı yapmak sinirli olmasına yol açar. Tuvalet eğitiminde önemli faktörlerden birisi de mesafe kontrolünün farklı dönemlerde edinilmesidir. Bu konuda ebeveyne tavsiyeler ise çocuğa hem yemekten sonra ve yatmadan önce yataktan kalktıktan sonra çocuğa oturağa oturtulmalı ve oturak rahat olmalıdır. Bu hususta baskı uygulanmamalıdır. Kesinlikle azarlanmamalıdır, bu denemeler sonuç vermezse vaktin erken olduğu düşünülmelidir.
BEBEKLER NİÇİN AĞLAR?:
Bebeğin ağlaması onun bir rahatsızlığını belli eder. Bebekler 3-4 haftalık oluncaya kadar gözünden yaş gelmez ve sadece bağırır. Ağlamasının veya bağırmasının sebepleri ise aç olması, altının ıslak olması, karnının ağrıması, hazımsızlık, yorgunluk, bir yerine iğne veya bir şeyin batması, karanlık, hareketlerini kısıtlayacak şekilde fazla giyinik olması, diş çıkarma döneminde bulunması gibi sebeplerden başka sevilmek arzusu bebeğin ağlama sebepleridir. Bu durumda ağlama sebepleri araştırılıp, kucağa alınıp gerekli ilgi gösterilmelidir.
BEBEKLER İÇİN KORUYUCU TESTLER:
Yeni doğmuş bebekler muhtemel bir hastalığa karşı doğumdan sonra yapılan muayenelerdir. Doğumdan sonra 5-10 gün sonra muayene yapılmalıdır. Doğuştan olma kalça çıkığı ve fenilketonri denilen zeka geriliği için Guthrie Deneyi yapılmalıdır. Çocuğa yapılabilecek testlerden birisi de idrar muayenesidir. Kanda aşırı derecede birikmiş bulunan oksijenin körlüğe sebebiyet verecek fibroplozi adı verilen durumunun önlenmesi gibi bir çok sıhhi testlerin uygulanması gereklidir.