Kudüs İçin Yürüyeceksin...
Yürüyeceksin Koca bir tarih bırakacaksın ardında, kılıç sesleri, nal sesleri ve zafer çığlıkları kalacak geride, dönüp bakacaksın, fetihler ve medeniyetler göreceksin, özleyeceksin Sonra yürüyeceksin, dar ağaçlarında sallanan âlimler, ahır yapılmış camiler göreceksin Darbeler, yasaklar ve karanlıklar içinden geçecek ve yürüyeceksin, aydınlanacak gökyüzü, kutlu bir sabah zannedeceksin, Bosnayı, Afganistanı, Çeçenistanı, Doğu Türkistanı göreceksin Derin bir ah çekeceksin
Çığlıklar karışmış gürültüler duyacaksın kulaklarını sağır edercesine, başını kaldırıp bakacaksın, İncirlikten kalkan uçaklar göreceksin, haykıracaksın Irak ta ölen tek bir çocuğun vebalini yedi sülaleniz alnını secdeden kaldırmasa da yine de ödeyemez diyeceksin, kimse dinlemeyecek seni, kahrolacaksın ve yürüyeceksin Mezarlar göreceksin bir buçuk milyon Müslümanın yattığı, omuzlarında iffeti kirletilen iki yüz bin Iraklı kadının ahı, sabah ezanlarıyla bombalanan Bağdattan geçeceksin Mescitler göreceksin, kâfirlerin postallarıyla girdiği Kim bir zalime yardım ederse Allah o zalimi sonunda ona da musallat eder nebevi uyarısı yankılanacak zihninde, ürpereceksin
Yürüyeceksin Sesler duyacaksın, bulanık ve şuursuz, Arap baharı naraları atan Aktivistler, hatipler, vaizler, hocalar, mollalar, yazarlar, siyasetçiler göreceksin, bir Siyonist projenin ardından koşan Sende koşacaksın şehrin öteki ucundan, durun kalabalıklar bu Siyonizmin kadro değişimidir durun diyeceksin, kimse dinlemeyecek seni, taşlanacaksın ve azalacaksın
Mısır a yürüyeceksin sonra Rabia meydanından geçeceksin Esmayı göreceksin, nasıl vurulup düştüğünü izleyeceksin, son nefesini, yüzünün yavaşça solduğunu, şehadetini göreceksin Bir mektup dinleyeceksin şehîdenin babasından, ciğerlerin parçalanacak Yolda Muhammed Mursiye rastlayacaksın, saçı sakalı ağarmış, nasılda yalnız bırakılmış, nasılda unutulmuş, çileli gözlerinde bir sitem göreceksin Kardeşim sen özgürsün diyecek ve ağlayacaksın, nerede o kalabalıklar, nerede Arap baharının ayet ve hadis okuyucuları, bir sessizlik olacak, kimse duymayacak seni
Yürüyeceksin Yolda Libyayı arayacak gözlerin, soracaksın, yakılmış, yıkılmış, virane bir ülke gösterecekler sana, işte bahardan geriye kalan, ismi bile unutulmuş ülke Yürüyeceksin Sıra Suriye ye gelecek Sahile vuran bebek cesetlerinin arasından geçeceksin, Aylan bebeği göreceksin yüzüstü yatarken, bir çocuk daha göreceksin yüzündeki kanları silen ve etrafına umutsuzca bakan, adı Ümran Ve Halep te duracaksın, çığlıkları dinleyeceksin bir müddet, kollarının arasında şehit olan evladına La ilahe illallah de yavrum diyen bir ana göreceksin Dayanamayacaksın, bir Cuma günü Şamdaki camiye bakacaksın ve derin bir ah çekeceksin
Harabeler arasından geçeceksin, korkacaksın, hızlı adımlarla döneceksin memleketine, kalabalıklara dönüp Bir gün mesele Suriye olursa bilin ki hedef Türkiyedir diyeceksin yine dinlemeyecek kimse seni, Irakta, Libyada, Suriyede gördüğün bombalar patlayacak ülkende, gencecik bedenler düşecek toprağa, şehitlerin ruhları, anaların feryatlarıyla yükselecek semâya, ağıtlar dinleyeceksin her biri farklı dilden ve haberler duyacaksın Arakandan, kömürleşmiş bebek cesetleri geçecek ekranlardan
Şanlı bir gemi göreceksin denizde, yalnız ve izzetli, içinde ahı alınmış şehitler, Mavi Marmara geçecek gözlerinden arkasında ahlar bırakan Gazze yi düşünecek, gözlerini Kudüse dikeceksin Bir ses duyacaksın maziden Ey yürekleri dağlar kadar büyük ve azimleri kayalar kadar sağlam Şuurlu Müslümanlar, ne olursa olsun gelecekten asla umut kesilmeyecektir, tarihe bakın, inancınıza sarılın, zulüm ebedi olmaz, kötülük, mutlaka hüsrana uğrayacaktır kalkacaksın ve yürüyeceksin zulmün üstüne üstüne
Aziz Kıranşal
Milli Gazete
Kudüs İçin Yürüyeceksin... -*Milli Gazete
Yürüyeceksin Koca bir tarih bırakacaksın ardında, kılıç sesleri, nal sesleri ve zafer çığlıkları kalacak geride, dönüp bakacaksın, fetihler ve medeniyetler göreceksin, özleyeceksin Sonra yürüyeceksin, dar ağaçlarında sallanan âlimler, ahır yapılmış camiler göreceksin Darbeler, yasaklar ve karanlıklar içinden geçecek ve yürüyeceksin, aydınlanacak gökyüzü, kutlu bir sabah zannedeceksin, Bosnayı, Afganistanı, Çeçenistanı, Doğu Türkistanı göreceksin Derin bir ah çekeceksin
Çığlıklar karışmış gürültüler duyacaksın kulaklarını sağır edercesine, başını kaldırıp bakacaksın, İncirlikten kalkan uçaklar göreceksin, haykıracaksın Irak ta ölen tek bir çocuğun vebalini yedi sülaleniz alnını secdeden kaldırmasa da yine de ödeyemez diyeceksin, kimse dinlemeyecek seni, kahrolacaksın ve yürüyeceksin Mezarlar göreceksin bir buçuk milyon Müslümanın yattığı, omuzlarında iffeti kirletilen iki yüz bin Iraklı kadının ahı, sabah ezanlarıyla bombalanan Bağdattan geçeceksin Mescitler göreceksin, kâfirlerin postallarıyla girdiği Kim bir zalime yardım ederse Allah o zalimi sonunda ona da musallat eder nebevi uyarısı yankılanacak zihninde, ürpereceksin
Yürüyeceksin Sesler duyacaksın, bulanık ve şuursuz, Arap baharı naraları atan Aktivistler, hatipler, vaizler, hocalar, mollalar, yazarlar, siyasetçiler göreceksin, bir Siyonist projenin ardından koşan Sende koşacaksın şehrin öteki ucundan, durun kalabalıklar bu Siyonizmin kadro değişimidir durun diyeceksin, kimse dinlemeyecek seni, taşlanacaksın ve azalacaksın
Mısır a yürüyeceksin sonra Rabia meydanından geçeceksin Esmayı göreceksin, nasıl vurulup düştüğünü izleyeceksin, son nefesini, yüzünün yavaşça solduğunu, şehadetini göreceksin Bir mektup dinleyeceksin şehîdenin babasından, ciğerlerin parçalanacak Yolda Muhammed Mursiye rastlayacaksın, saçı sakalı ağarmış, nasılda yalnız bırakılmış, nasılda unutulmuş, çileli gözlerinde bir sitem göreceksin Kardeşim sen özgürsün diyecek ve ağlayacaksın, nerede o kalabalıklar, nerede Arap baharının ayet ve hadis okuyucuları, bir sessizlik olacak, kimse duymayacak seni
Yürüyeceksin Yolda Libyayı arayacak gözlerin, soracaksın, yakılmış, yıkılmış, virane bir ülke gösterecekler sana, işte bahardan geriye kalan, ismi bile unutulmuş ülke Yürüyeceksin Sıra Suriye ye gelecek Sahile vuran bebek cesetlerinin arasından geçeceksin, Aylan bebeği göreceksin yüzüstü yatarken, bir çocuk daha göreceksin yüzündeki kanları silen ve etrafına umutsuzca bakan, adı Ümran Ve Halep te duracaksın, çığlıkları dinleyeceksin bir müddet, kollarının arasında şehit olan evladına La ilahe illallah de yavrum diyen bir ana göreceksin Dayanamayacaksın, bir Cuma günü Şamdaki camiye bakacaksın ve derin bir ah çekeceksin
Harabeler arasından geçeceksin, korkacaksın, hızlı adımlarla döneceksin memleketine, kalabalıklara dönüp Bir gün mesele Suriye olursa bilin ki hedef Türkiyedir diyeceksin yine dinlemeyecek kimse seni, Irakta, Libyada, Suriyede gördüğün bombalar patlayacak ülkende, gencecik bedenler düşecek toprağa, şehitlerin ruhları, anaların feryatlarıyla yükselecek semâya, ağıtlar dinleyeceksin her biri farklı dilden ve haberler duyacaksın Arakandan, kömürleşmiş bebek cesetleri geçecek ekranlardan
Şanlı bir gemi göreceksin denizde, yalnız ve izzetli, içinde ahı alınmış şehitler, Mavi Marmara geçecek gözlerinden arkasında ahlar bırakan Gazze yi düşünecek, gözlerini Kudüse dikeceksin Bir ses duyacaksın maziden Ey yürekleri dağlar kadar büyük ve azimleri kayalar kadar sağlam Şuurlu Müslümanlar, ne olursa olsun gelecekten asla umut kesilmeyecektir, tarihe bakın, inancınıza sarılın, zulüm ebedi olmaz, kötülük, mutlaka hüsrana uğrayacaktır kalkacaksın ve yürüyeceksin zulmün üstüne üstüne
Aziz Kıranşal
Milli Gazete
Kudüs İçin Yürüyeceksin... -*Milli Gazete