Dua
Kur'ân Kavramları ve Kur'an'daki İslam
Allahû Tealâ ile insan arasındaki en büyük ilişki vasıtası duadır. Dua, Allahı herhangi bir şeyi yerine getirme konusundaki davetin adıdır. Dua kelimesi de davet kelimesi de aynı kökten gelir. Allah, Kendisinden talep edilendir. Kul, Allahtan talep edendir. Allaha dua edilir.
Bakara Suresinin 186. âyet-i kerimesinde Allahû Tealâ buyuruyor ki:
2/BAKARA-186: Ve izâ seeleke ıbâdî annî fe innî karîb(karîbun) ucîbu daveted dâi izâ deâni, felyestecîbû lî velyuminû bî leallehum yerşudûn(yerşudûne).
Ve kullarım sana, Benden sorduğu zaman, muhakkak ki Ben, (onlara) yakınım. Bana dua edilince, dua edenin duasına (davetine) icabet ederim. O halde onlar da Bana (Benim davetime) icabet etsinler ve Bana âmenû olsunlar (Bana ulaşmayı dilesinler). Umulur ki böylece onlar irşada ulaşırlar (irşad olurlar).
Nasıl ki hiç kimsenin bir oluşu; bir eylemi niyet etmeden gerçekleştirmesi mümkün değilse, Allahın davetine icabet etmek için de o davete icabet etmeye niyet etmek zorunludur. İslâmda niyet amelden üstündür sözü boşuna söylenmiş bir söz değildir.Bakara-186daki irşada davetin muhtevasında, Allahû Tealânın 4 teslim emrini yerine getirmek vardır (Ruhun, vechin, nefsin ve iradenin Allaha teslimi). Kaldı ki Rad-14e göre Allahın daveti sadece Zatınadır.
Kur'ân Kavramları ve Kur'an'daki İslam
Allahû Tealâ ile insan arasındaki en büyük ilişki vasıtası duadır. Dua, Allahı herhangi bir şeyi yerine getirme konusundaki davetin adıdır. Dua kelimesi de davet kelimesi de aynı kökten gelir. Allah, Kendisinden talep edilendir. Kul, Allahtan talep edendir. Allaha dua edilir.
Bakara Suresinin 186. âyet-i kerimesinde Allahû Tealâ buyuruyor ki:
2/BAKARA-186: Ve izâ seeleke ıbâdî annî fe innî karîb(karîbun) ucîbu daveted dâi izâ deâni, felyestecîbû lî velyuminû bî leallehum yerşudûn(yerşudûne).
Ve kullarım sana, Benden sorduğu zaman, muhakkak ki Ben, (onlara) yakınım. Bana dua edilince, dua edenin duasına (davetine) icabet ederim. O halde onlar da Bana (Benim davetime) icabet etsinler ve Bana âmenû olsunlar (Bana ulaşmayı dilesinler). Umulur ki böylece onlar irşada ulaşırlar (irşad olurlar).
Nasıl ki hiç kimsenin bir oluşu; bir eylemi niyet etmeden gerçekleştirmesi mümkün değilse, Allahın davetine icabet etmek için de o davete icabet etmeye niyet etmek zorunludur. İslâmda niyet amelden üstündür sözü boşuna söylenmiş bir söz değildir.Bakara-186daki irşada davetin muhtevasında, Allahû Tealânın 4 teslim emrini yerine getirmek vardır (Ruhun, vechin, nefsin ve iradenin Allaha teslimi). Kaldı ki Rad-14e göre Allahın daveti sadece Zatınadır.