Resul e Peygambere İtaat Ne Demektir

Mahfi

Sp Kullanıcı
20 Mar 2017
17
2
Kuran’da anlatılan İslam’a karşı delil getirme çabasında olan mezhepçi İslamcılar “Allah’a ve resulüne itaat edin” şeklindeki ayetleri gösterip, “Kuran’da, Allah’a ve resulüne uymamız söyleniyor, Kuran’a uymak Allah’a uymaktır, hadislere uymak Peygamber’e uymaktır” demektedirler. Adeta dinimizin iki tane kurucusu varmış gibi, Peygamberimiz’i Allah’ın gönderdiği dinin bir ileticisi (resul) olarak görmek yerine dindeki hükümleri oluşturan biri olarak göstermeye çalışmaktadırlar. Üstelikte bu durumu Peygamberimiz’e saygı, aksine durumları Peygamberimiz’e hakaret gibi göstermeye çalışmaktadırlar.



Söz konusu ayetlerde Peygamberimiz hep “resul” kelimesi ile anlatılmaktadır. Kuran’da geçen “resul” kelimesinin tam karşılığı “elçi” kelimesidir. (“Peygamber” Farsça kökenli bir kelimedir ve Kuran’da geçmez. Kuran çevirilerinde “elçi” manasına gelen Arapça “resul” kelimesi, aynen bırakılarak “resul” veya “Peygamber” diye de çevrilmektedir.) Bu kelime Kuran’da, hem “Allah’ın elçisi”, hem de “herhangi bir kişinin yolladığı elçi” manasında kullanılır. “Resul” diye geçen kelimeyi “elçi” diye çevirmek tam doğru bir çeviri olmaktadır. Nitekim birçok çeviri de böyledir:



Kim Allah’a ve elçisine itaat ederse ve Allah’tan korkup sakınırsa işte kurtuluşa ve mutluluğa erenler bunlardır..

24-Nur Suresi 52



Allah’a ve elçisine itaat edin ki merhamet olunasınız.

3-Ali İmran Suresi 132
 

Mahfi

Sp Kullanıcı
20 Mar 2017
17
2
“ELÇİ” KELİMESİNİN KULLANILMASI
HER ŞEYİ AÇIKLIYOR



Belli bir yaşın üzerindeki kişilerin çoğu “resul” kelimesinin manasını ve kullanılış tarzını bilirler fakat genç neslin “resul” kelimesinin manasını bilememesi ihtimaline karşı yukarıdaki açıklamayı yaptık. (Kuran çevirilerinin yeni neslin anlayabileceği tarza adapte olması ve az anlaşılan kelimelerden arındırılması gerektiği ayrı bir yazı konusu olduğu için bu konuya burada değinmeyeceğiz.) Yukarıdaki ayetlerde “resul” kelimesinin “elçi” manasında olduğunu iyice anlamak, ayetin manasını da tam kavramayı sağlar.

Biz Peygamberimiz Hz. Muhammed’e niye uyarız? Çünkü o, Allah’ın elçisidir. Yani Allah’ın mesajını alıp da getiren kişidir. Elçi mesajının sahibi değil, ileticisidir, o Allah’ın gönderdiği mesajdır. O mesaja uyulunca hem Allah’a, hem de o mesajı getiren elçiye uyulmuş olur. Aynı zamanda mesajın kendisine (Kuran’a) uyulduğunu söylersek, bu da doğru olur. Hz. Muhammed’e “elçi” denmesi, kendisinin olmayan mesajı taşıması sebebiyledir. Yani Allah, “resul” (elçi) kelimesiyle; Hz. Muhammed’in, kendisinin olmayan mesajı taşıyan kişi olduğunu vurgulamaktadır. İnsanlara, elçiyi devreden çıkartıp Allah’a varmanız mümkün değildir, dersini vermektedir. “Ben elçiyi dikkate almam, bir tek Allah’a inanırım” diyen samimiyetsiz yaklaşımlar reddedilmektedir. İtaat edilmesi emredilen kişi olan elçi, kendisi namına değil, göndericisi (Allah) namına konuşmaktadır. Böylece “Elçiye itaat, gönderene (Allah’a) itaattir” mantığı, Kuran’ın ayetleriyle verilmektedir. Allah’ın elçi yollaması, bizimle irtibat kurmak için seçtiği yoldur. Elçi, mesajı insanlara ileteceği, Allah’a davet edeceği ve Allah’ın dininin tohumunun ilk ekildiği dönemdeki organizasyonları gerçekleştireceği için elçiye itaat onu gönderene (Allah’a) itaat olacaktır.



Elçiye itaat eden Allah’a itaat etmiş olur.

4-Nisa Suresi 80



İnsanlar, Allah’ın mesajı Kuran’ı, Hz. Muhammed’in (elçinin) ağzından duydular. Kuran her insana ayrı ayrı vahiy edilmedi ki! Peygamberimiz’in getirdiği mesaja uymayan birçok insan “Bu insan sözüdür” veya “Biz bir insana mı uyacağız” şeklinde Peygamberimiz’e karşı çıkmışlardır. Oysa Allah “Allah’a ve elçisine itaat edin” ayetleriyle; Hz. Muhammed’e, elçiliği yüzünden, o mesajın gerçek sahibi Allah olması yüzünden uyulacağını ifade etmektedir. Yani Allah, “Allah ve elçisine itaat edin” ayetleriyle, gerçek anlamda uyulanın bir tek Allah olduğunu göstermektedir, bu da aktardığımız 4-Nisa Suresi 80. ayette bir kez daha anlaşılmaktadır. Yoksa, “Allah Kuran ile hükümler koydu, Peygamber hadislerle ilave hükümler getirdi, Allah ve elçiye itaatten kasıt iki tane din oluşturucunun oluşturduklarına uymaktır” şeklinde ayetleri açıklamak, dinimizi, Allah ve Peygamber ortak yapımına çevirmek olur. Mezhepçi bir din anlayışını benimseyenlerin bu hatasını, birçok eserde görebiliriz: “Peygamberimiz dinimizde hüküm koyucudur. Haram ve helali tespit eder” [Ali Osman Koçkuzu, Rivayet İlimlerinde Haberi Vahitlerin İtikat ve Teşri Yönlerinden Değeri]. Oysa Kuran’da Allah dışında hüküm koyucu aranmaması söylenir:



Allah size kitabı detaylandırılmış bir halde indirmişken Allah’ın dışında bir hüküm koyucu mu arayayım?

6-Enam Suresi 114
 

Mahfi

Sp Kullanıcı
20 Mar 2017
17
2
PEYGAMBERİMİZ SADECE KURAN’LA EVRENSEL HÜKÜMLER GETİRİRDİ



Peygamberimiz sadece Kuran’la evrensel hükümler getirirdi. Peygamberimiz’e Kuran ayetleri gelmediğinde ise bir şeyler uydurmasını isteyenler oldu. Oysa bunun mümkün olmadığı, Peygamberimiz’in sadece vahye uyduğu, aşağıdaki ayetlerden anlaşılmaktadır:



De ki: Ben sizi yalnızca vahiy ile uyarıp korkutuyorum.

21-Enbiya Suresi 45



Onlara bir ayet getirmediğin zaman, “Şuradan buradan derleseydin ya” derler. De ki: “Ben sadece Rabbim’den bana vahiy edilene uyuyorum. Bu, Rabbiniz’den olan kavrama yeteneğidir, iman edecek bir toplum için doğruya iletilme ve rahmettir.”

7-Araf Suresi 203



Allah, birçok ayette Kuran’ı indirdiğini, Kuran’ı vahyettiğini söyler. Aşağıdaki ayette göreceğiniz gibi Peygamberimiz’in resullük (elçilik) vazifesinin temeli Kuran’ın tebliğ edilmesidir. Eğer Peygamberimiz bunu yapmasaydı, elçilik vazifesini yapmamış olacaktı. Elçinin vazifesi Allah’ın indirdiğini tebliğ etmek ise, elçiye itaat de Allah’ın indirdiğine itaat olacaktır.



Ey elçi! Rabbin’den sana indirileni tebliğ et. Eğer yapmayacak olursan elçiliğini (risaletini) tebliğ etmemiş olursun.

5-Maide Suresi 67



De ki: “Sizi ve kime ulaşırsa kendisiyle uyarmam için bu Kuran bana vahyedildi.”

6-Enam Suresi 19

ELÇİYE (RESULE, PEYGAMBERE) İTAAT NE DEMEKTİR? | Kurandaki Din
 

Yaren

Fesleğen
Sp Kullanıcı
30 Ocak 2017
4,706
7,257
İyi de bunları biliyoruz ve buna şüphe yok ki,hem İslamcı olup hem de ilk mesajdaki sözleri söylemek nasıl bir çelişkidir; peygamber denilince kimse bunları anlamaz ki..

Resul benim bildiğim yani okulda öğretilen kendisine kitap indirilmiş peygamber demek;öyle değil mı?
 

Mahfi

Sp Kullanıcı
20 Mar 2017
17
2
İyi de bunları biliyoruz ve buna şüphe yok ki,hem İslamcı olup hem de ilk mesajdaki sözleri söylemek nasıl bir çelişkidir; peygamber denilince kimse bunları anlamaz ki..

Resul benim bildiğim yani okulda öğretilen kendisine kitap indirilmiş peygamber demek;öyle değil mı?
Haklısınız,fakat geleneksel islam anlayışında peygamberimizin hüküm koyabildiği kanaati yaygındır.
peygamberimizin kuran ayetleri dışında vahiy aldığı inancına istinaden oluşan bu düşünce sistemi peygamberimizi dinin elçisi olmaktan çıkartıp dinin ortağı konumuna getirmektedir
yani vahiy olmaksızın kendisi helal haram koyabilir veya hüküm verebilir anlayışının delili olarak gösterilen yukarıdaki ayetlere açıklık getirmeye çalışılmıştır.
 

Tuğba

Editör
Yönetici
Editör
30 Ocak 2017
3,030
11,922
Kaynak olarak gösterdiğin siteyi hiiç gözüm tutmadı
 

Karaton

GÜCÜ DOĞURAN DÜŞÜNCEDİR
Kurucu
27 Ocak 2017
4,299
18,123
Bolu
www.sevgiplatformu.info
Kaynak olarak gösterdiğin siteyi hiiç gözüm tutmadı
Insanların ilk aşması gereken konulardan birisi bu sanırım,kaynak takıntısı.
Bilginin doğruluğunu düşünmeden kaynağına bakıyoruz hele birde genel algılarımızın dışında bir bilgiyse,adına kaynak sakıncalı der geçeriz verilen bilginin doğru yada yanlış olduğunun bir önemi kalmaz.
Bence konu gayet yerinde.
Şimdi kaynağa bakalım kaynak kurandaki din sitesi.yazar a kişisi bir konuyu yorumlama. O konuyu yorumlarken ayetler üzerinden gitmiş,yani yazarın kaynağı da kuran ayetler eşliğinde böyle bir değerlendirme yapmış neden sakıncalı olsun ki?
 

NoktA

Sp Kullanıcı
21 Mar 2017
4,419
513
Konuyu ayetler üzerinden açıklamış olması tamamen doğru olduğu anlamına gelmez. Eğer bu açıdan bakarsak İşid e hak vermiş oluruz ki, işid de öldürdüğü insanları ayetleri delil göstererek öldürüyor. Bilginin kaynağını araştırmayı takıntı olarak adlandırmak doğru olur mu bilemiyorum. Kaynak bence de önemli. Özellikle net dünyasında daha önemli. Keşke hepimizin evinde kütüphane olsa, nete ihtiyaç duymadan öğrenebilsek.
 

Karaton

GÜCÜ DOĞURAN DÜŞÜNCEDİR
Kurucu
27 Ocak 2017
4,299
18,123
Bolu
www.sevgiplatformu.info
Konuyu ayetler üzerinden açıklamış olması tamamen doğru olduğu anlamına gelmez. Eğer bu açıdan bakarsak İşid e hak vermiş oluruz ki, işid de öldürdüğü insanları ayetleri delil göstererek öldürüyor. Bilginin kaynağını araştırmayı takıntı olarak adlandırmak doğru olur mu bilemiyorum. Kaynak bence de önemli. Özellikle net dünyasında daha önemli. Keşke hepimizin evinde kütüphane olsa, nete ihtiyaç duymadan öğrenebilsek.
sakin ol nokta:)
elbette tamamen doğru olacağı anlamına gelmez,tamamen yanlış olabileceği alamına da gelmez.
o zaman bütün kaynakları önyargısız anlamaya çalışıp doğruyu araştırmak lazım.
yani bizim zihnimizdeki bilgiler eşliğinde yorum yapan siteler güvenilir,dışına çıkanlar sakıncalı diye düşünürsek belkide kendimizi doğru bilgiden mahrum bırakmış olabiliriz.
dolayısıyla insanın kaynakları inceleyip aklına güvenmesi gerektiği kanaatindeyim.

işid örneğine hiç girmeyecektim beni hayal kırıklığına uğrattın bu örneğinle nokta ama merak ediyorum işid kimleri hangi gerekçe ile öldürüyor söylermisin?
 

NoktA

Sp Kullanıcı
21 Mar 2017
4,419
513
Tamam işid örneğine hiç girmedim : D

Sen düşünceni yazmışsın bende düşüncemi yazdım. Tamamen yanlış olabileceği anlamına gelmediği gibi, kendimce doğru olan yolda ilerlemek bana daha mantıklı ve güvenli geliyor.
 

Son mesajlar