S
Sükut
Okumanızda yarar vardır diye paylaşıyorum arkadaşlar.
++ FB-KOÇ-TÜRKİYE ++
(Gerçek İktidar- Okumayan Kaybeder)
Makale ön yargıdan uzaktır. Okuyacaklarınız Türkiye'nin gerçekleri.
Tarih 1971'i gösterdiğinde Türkiye'de her alanda çok etkili olacak bir kurum kurulur: TÜSİAD. Kurumun kurucusu kim? Vehbi Koç. Bildiniz. Şimdi pür dikkat...
Bu kurum Türkiye'deki 500 zengin iş adamını içine alan bir kurum. Dahasını söyleyeyim. Türkiye'deki "gerçek iktidar" bu kurumdur. Türkiye'nin en zengin 5 ailesi kurumun başında durur. Diğerleri onların yardımcısıdır.
Turgut Özal oğluna "İstanbul dükalığı yıkılmadan Türkiye asla kendine gelmez ve bağımsız olamaz" demişti. Oğlu "Bu dükalık nedir, kimlerdir" diye sormuştu. Özal "Türkiye'yi boğazdan yöneten 5 aile" cevabını vermişti. Yani TÜSİAD'ı yöneten 5 aile... Yani İmPARAtorluk...
Asker darbe yapmadan önce bu kuruma danışır, bu kurumdan emir alır. Birçok emekli asker ve ve general de bu kuruma üyedir. Ülkede çıkacak yasaları bile bu kurum belirler. Hükümetlerin iktidarların yıkılıp yıkılmamasına bu kurum karar verir. En büyük Medya patronları da bu kuruma bağlıydı. TÜSİAD'dan gelen emirle istedikleri insanı ve kurumu medya aracılığı ile yerin dibine görmüyorlardı. Bu ülkede gerçek yargı TÜSİAD'a bağlı medya idi. Herkesi istediği gibi yargılayıp korku salıyordu... Yani "Silahsız Kuvvetler Komutanlığı" idi.
Mesela Erbakan Hoca'nın indirilme kararı TÜSİAD'ın Atina'da 200 Türk iş adamı ve medya patronu ile yaptığı uzun toplantı sonucunda verilmiştir. Çıkan karar "Silahsız kuvvetler, psikolojik harp teknikleri ile Erbakan'ı indirecekti" Silahsız kuvvetler; medya, yargı, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler... Toplantıdan sonra organize bir saldırı başlar. Sol fraksiyonlar etkili kullanılır. Bu hükümet indirme operasyonun sloganı "Laiklik elden gidiyor" idi. Halbuki esasında para babalarının kârları faizleri elden gidiyordu. 28 Şubat, ülkenin gerçek iktidarı olan TÜSİAD'ın darbesiydi. TÜSİAD Vehbi Koç'un kurumudur. Yani Koçların... Ve o sırrı verelim artık. Dikkat.
Bu ülkedeki en zengin 5 ailenin parası aslında kendilerinin değildi. Tamamamen ABD ve Yahudi sermayesine aitti paralar. Bu 5 aile, o paranın sadece gardiyanlığını yapıyordu. Kâğıt üzerinde para bu 5 ailenin gibi gözükür, ama onlar sadece paranın koruyuculuğunu gardiyanlığını yaparlar. Her ülkede böyle aileler kurdurmuşlardır. Bu konuyu daha fazla anlatıp da başıma bela almak istemem. Şimdi gelelim FB olayı ve takımlara. Bir yandan gülüp bir yandan üzülüyorum. Neden?
Ali Koç FB'nin başkanı oldu diye topa tutuyorlar. Evet, oruç ayında konuşma yaparken defalarca şu içip ardından "Yargıdan aleyhimize karar çıkarsa isyan ederiz" deyip devleti tehdit etmesi tam bir ukalalık. Bu sadece FB için söylenmiş bir söz değil. Genel bir tehdittir. FB taraftarlarını tahrik edip olası bir isyana hazırlama süreci. Durun bir dakika kadrajı yükseltip sırrı verelim.
Diğer 3 büyükler ve bazı takımlar da perde arkasından TÜSİAD'a bağlıdır. TÜSİAD bunlara hem finans, hem reklam, hem de illegal destekte bulunur. TÜSİAD'ın 3 büyükler üzerinde ciddi bir hegemonyası vardır. Türkiye'de en büyük sivil toplum kuruluşu futbol kulüpleri olduğu için TÜSİAD en büyüklerini elinde tutuyor. Ve yeri geldiğinde silahsız kuvvetler olarak hükümetleri devirmede, algısal süreçlerde, ekonomik operasyonlarda kullanıyorlar. Ali Koç, FB başkanı oldu diye topa tutmayı bırakın. Büyük resmi görün. Tek FB değil, diğerleri de onların.
Yani FİRAVUN imparatorluğu olan TÜSİAD'ın...
Peki TÜSİAD'ı kim kurdurdu? İşte bu düzeneği anlatırsam beyninizde sancı yapar. Uzun konu.
Daha sancı yapmayacak birşey söyleyim. CHP'yi tüm organları ile ayakta tutan TÜSİAD'dır. CHP, TÜSİAD'ın bu ülkedeki asıl emniyet görevlisidir. Lâik güçler TÜSİAD'ın bu ülkedeki asıl koruma gücüdür. Şimdi sancılı bilgiyi verelim. Şuan FETÖ'yü CHP ile kaynaştıran, irtibat halinde olmalarını sağlayan güç TÜSİAD'dır. Ve bir planı var. Süleyman Soylu bu planı bozduğu için ondan rahatsızlar. TÜSİAD, ohalin kaldırılması için Süleyman Soylu'yu tehdit etti. Soylu, TÜSİAD'a sert çıktı. Erdoğan araya girip Soylu'yu korumaya aldı. Soylu bir ay ortalarda görünmedi.
NOT: TÜSİAD Erdoğan'ın üstünü çizdi. Hulusi Akar Erdoğan'ın indirilmesini engelledi. Hulusi Akar gider gitmez Erdoğan da indirilecek sözde. Hulusi Akar ne alaka diyeceksiniz. Size cevap vereyim: Hiçbir şey bilmiyorsunuz. Haber kanalları siyasi magazin çöplüğüdür. Meseleyi hala anlamadınız.
Hadi bir not daha: Yenilmesi gereken partiler değil, bir sistem ve sahipleri...
Yani Firavun İmPARAtorluğu.
Parti ve takım kavgalarından sistemi ve sahiplerini göremiyoruz...
-- Mustafa Güldağı --
++ FB-KOÇ-TÜRKİYE ++
(Gerçek İktidar- Okumayan Kaybeder)
Makale ön yargıdan uzaktır. Okuyacaklarınız Türkiye'nin gerçekleri.
Tarih 1971'i gösterdiğinde Türkiye'de her alanda çok etkili olacak bir kurum kurulur: TÜSİAD. Kurumun kurucusu kim? Vehbi Koç. Bildiniz. Şimdi pür dikkat...
Bu kurum Türkiye'deki 500 zengin iş adamını içine alan bir kurum. Dahasını söyleyeyim. Türkiye'deki "gerçek iktidar" bu kurumdur. Türkiye'nin en zengin 5 ailesi kurumun başında durur. Diğerleri onların yardımcısıdır.
Turgut Özal oğluna "İstanbul dükalığı yıkılmadan Türkiye asla kendine gelmez ve bağımsız olamaz" demişti. Oğlu "Bu dükalık nedir, kimlerdir" diye sormuştu. Özal "Türkiye'yi boğazdan yöneten 5 aile" cevabını vermişti. Yani TÜSİAD'ı yöneten 5 aile... Yani İmPARAtorluk...
Asker darbe yapmadan önce bu kuruma danışır, bu kurumdan emir alır. Birçok emekli asker ve ve general de bu kuruma üyedir. Ülkede çıkacak yasaları bile bu kurum belirler. Hükümetlerin iktidarların yıkılıp yıkılmamasına bu kurum karar verir. En büyük Medya patronları da bu kuruma bağlıydı. TÜSİAD'dan gelen emirle istedikleri insanı ve kurumu medya aracılığı ile yerin dibine görmüyorlardı. Bu ülkede gerçek yargı TÜSİAD'a bağlı medya idi. Herkesi istediği gibi yargılayıp korku salıyordu... Yani "Silahsız Kuvvetler Komutanlığı" idi.
Mesela Erbakan Hoca'nın indirilme kararı TÜSİAD'ın Atina'da 200 Türk iş adamı ve medya patronu ile yaptığı uzun toplantı sonucunda verilmiştir. Çıkan karar "Silahsız kuvvetler, psikolojik harp teknikleri ile Erbakan'ı indirecekti" Silahsız kuvvetler; medya, yargı, sivil toplum kuruluşları, üniversiteler... Toplantıdan sonra organize bir saldırı başlar. Sol fraksiyonlar etkili kullanılır. Bu hükümet indirme operasyonun sloganı "Laiklik elden gidiyor" idi. Halbuki esasında para babalarının kârları faizleri elden gidiyordu. 28 Şubat, ülkenin gerçek iktidarı olan TÜSİAD'ın darbesiydi. TÜSİAD Vehbi Koç'un kurumudur. Yani Koçların... Ve o sırrı verelim artık. Dikkat.
Bu ülkedeki en zengin 5 ailenin parası aslında kendilerinin değildi. Tamamamen ABD ve Yahudi sermayesine aitti paralar. Bu 5 aile, o paranın sadece gardiyanlığını yapıyordu. Kâğıt üzerinde para bu 5 ailenin gibi gözükür, ama onlar sadece paranın koruyuculuğunu gardiyanlığını yaparlar. Her ülkede böyle aileler kurdurmuşlardır. Bu konuyu daha fazla anlatıp da başıma bela almak istemem. Şimdi gelelim FB olayı ve takımlara. Bir yandan gülüp bir yandan üzülüyorum. Neden?
Ali Koç FB'nin başkanı oldu diye topa tutuyorlar. Evet, oruç ayında konuşma yaparken defalarca şu içip ardından "Yargıdan aleyhimize karar çıkarsa isyan ederiz" deyip devleti tehdit etmesi tam bir ukalalık. Bu sadece FB için söylenmiş bir söz değil. Genel bir tehdittir. FB taraftarlarını tahrik edip olası bir isyana hazırlama süreci. Durun bir dakika kadrajı yükseltip sırrı verelim.
Diğer 3 büyükler ve bazı takımlar da perde arkasından TÜSİAD'a bağlıdır. TÜSİAD bunlara hem finans, hem reklam, hem de illegal destekte bulunur. TÜSİAD'ın 3 büyükler üzerinde ciddi bir hegemonyası vardır. Türkiye'de en büyük sivil toplum kuruluşu futbol kulüpleri olduğu için TÜSİAD en büyüklerini elinde tutuyor. Ve yeri geldiğinde silahsız kuvvetler olarak hükümetleri devirmede, algısal süreçlerde, ekonomik operasyonlarda kullanıyorlar. Ali Koç, FB başkanı oldu diye topa tutmayı bırakın. Büyük resmi görün. Tek FB değil, diğerleri de onların.
Yani FİRAVUN imparatorluğu olan TÜSİAD'ın...
Peki TÜSİAD'ı kim kurdurdu? İşte bu düzeneği anlatırsam beyninizde sancı yapar. Uzun konu.
Daha sancı yapmayacak birşey söyleyim. CHP'yi tüm organları ile ayakta tutan TÜSİAD'dır. CHP, TÜSİAD'ın bu ülkedeki asıl emniyet görevlisidir. Lâik güçler TÜSİAD'ın bu ülkedeki asıl koruma gücüdür. Şimdi sancılı bilgiyi verelim. Şuan FETÖ'yü CHP ile kaynaştıran, irtibat halinde olmalarını sağlayan güç TÜSİAD'dır. Ve bir planı var. Süleyman Soylu bu planı bozduğu için ondan rahatsızlar. TÜSİAD, ohalin kaldırılması için Süleyman Soylu'yu tehdit etti. Soylu, TÜSİAD'a sert çıktı. Erdoğan araya girip Soylu'yu korumaya aldı. Soylu bir ay ortalarda görünmedi.
NOT: TÜSİAD Erdoğan'ın üstünü çizdi. Hulusi Akar Erdoğan'ın indirilmesini engelledi. Hulusi Akar gider gitmez Erdoğan da indirilecek sözde. Hulusi Akar ne alaka diyeceksiniz. Size cevap vereyim: Hiçbir şey bilmiyorsunuz. Haber kanalları siyasi magazin çöplüğüdür. Meseleyi hala anlamadınız.
Hadi bir not daha: Yenilmesi gereken partiler değil, bir sistem ve sahipleri...
Yani Firavun İmPARAtorluğu.
Parti ve takım kavgalarından sistemi ve sahiplerini göremiyoruz...
-- Mustafa Güldağı --
