Haftanın Konusu: Namazı Dosdoğru kılmak... ( 2017 Ekim 2. Haftası)

Qasem

Sp Kullanıcı
18 Şub 2017
3,530
527
Değerli SP kardeşliği ;
Bu haftaki konumuz Vahyin kullandığı "Namazı dosdoğru kıl" söylemi üzerine olacaktır...

Namazı dosdoğru kılmakla Rab neyi kast ediyor, Namazın ikamesindeki maksadı şeria nedir? İnşallah bu hafta bu perspektifte konuyu ele alacağız. Konuya dair düşüncelerinizi, paylaşım ve katılımlarınızı bekliyorum inşeAllah...


Rab Vahy de buyuruyor ; 29/Ankebut 45 - (Ey Muhammed!) Kitaptan sana vahyolunanı oku, namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz, insanı hayâsızlıktan ve kötülükten alıkor. Allah'ı anmak (olan namaz) elbette en büyük ibadettir. Allah, yaptıklarınızı biliyor.

Bu ayet namazın olumlu tarafını ele alıyor. Bir de Maun suresi var.Bildiğimiz gibi burada da olumsuz bir namaz formu karşımızda.Yani namaza kıyan,onu menfaatlerine alet eden...

Maun suresi meali:

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle.
1- Gördün mü o dine yalan diyeni?
2- İşte yetimi itip kakan odur!
3- Yoksulu doyurmaya teşvik etmez.
4- Fakat veyl o namaz kılanlara ki,
5- Namazlarında yanılmaktadırlar.
6- Onlar ki, gösteriş yaparlar.
7- Ve yardımlığı sakınır (zekatı vermezler).

Bu sure din gününü/hesap gününü yalanlayan, miskinleri aşağılayan /doyurmayan ve namazı kendi çıkarı için kılan,kendini müstağni olarak gören bir kimlik karşımıza çıkıyor.

Bunu Enfal 35.ayet doğrultusunda ele aldığımızda daha anlaşılır ve nasıl bir kimlikle karşılaştığımızı anlıyoruz.

Kıymetli dostlar müşriklerin sistem, dizayn ve hayat tarzlarını onaylamayan bir namazı emrediyor Rabbimiz. Bu öyle bir namaz ki fahşadan/fuhuştan alıkoyan, mü'mini koruyan bir namaz.

Onların namazı kötülükten alıkoymaz, fahşadan uzaklaştırmaz. Sadece gösteriş, dünyalık elde etmek için kılanlar...

Buyrun ben söze girmiş oldum hep beraber devam ettirelim...

Tevhid - Adalet - Özgürlük
 

Mizgin_TuRabii

Sizi Rahatsız Etmeye Geldim....
Sp Kullanıcı
31 Ocak 2017
3,380
10,460
Ben Müslümanım deyip, beş vakit namaz kılanların en büyük problemlerinden biri
 

SiyahSancaktaR

CEDDİ OSMANLI !...
Sp Kullanıcı
17 Eyl 2017
17,184
40,282
İstanbul..
Namazın bir vakti olduğunu gönlümüze kazıyalım ki hiç unutmayalım

“Bilin ki dünya hayatı ancak bir oyun, eğlence, bir süs, aranızda bir övünme ve daha çok mal ve evlât sahibi olma isteğinden ibarettir. Tıpkı bir yağmur gibidir ki, bitirdiği ot, ziraatçıların hoşuna gider. Sonra kurur da sen onun sapsarı olduğunu görürsün; sonra da çer çöp olur. Ahirette ise çetin bir azap vardır. Yine orada ALLAH'ın mağfireti ve rızası vardır. Dünya hayatı aldatıcı bir geçimlikten başka bir şey değildir.” (Hadid Suresi, 20)

Dünya hayatı aldatıcı bir geçimlikten ibaret her ne meşguliyette olursak olalım adını siz koyun kah abtal kutusu diye tabir edilen “ tv” kah yeni çağ bilgemiz “ internet” veya da hiç vakit bulamadığımızın tek suçlusu “ iş- güç” bunlar karşısında zamanın her salisesin den hesab ve huzuru mahşerde ilk hesab olunacağımız, zaman içinde zaman bularak ödememiz gereken yegane kulluk borcumuz Namaz . Bu borcumuzu mehma emken yerine getirebiliyorsak zaten Ayeti kerimede bildirildiği gibi “Namaz musalliyi , fuhşiyat ve münkerattan nehy eder”. (Sure-i Ankebût Ayet: 45)



Kabr-i şerifi Mısır’da bulunan “İbrahim Gülşenî” hazretleri, bir günkü sohbetinde;
- Kardeşlerim, bütün mesele, dünyada yolcu olduğumuzu unutmamaktır, buyurdu.
- Ne yolcusu? dediler.
- Biz hepimiz ahiret yolcusuyuz, buyurdu. Ve imtihandayız bu dünyada. ALLAHü teâlâ insanları ve cinleri, yalnız ibadet etmeleri için yaratmıştır. Ve ilave etti:
- İbadet edenleri Hak teala sever ve kıymet verir. Cenab-ı Hak bir kuluna kıymet verirse, ona sonsuz Cennetini ihsan eder.


Bir gün de bir gence nasihat ederken;
- Oğlum, her şeyden önce beş vakit namazını kıl, buyurdu. Hem de özenerek kıl. Yani farzına, vacibine, sünnet ve edeblerine riayet eyle. Böyle kılarsan, kıldığın namazların büyük mükâfatını görürsün. Delikanlı;
- Efendim, namaz insanı kötülüklerden alıkoyarmış, öyle mi?diye sordu.
- Evet, ama bir şartla, buyurdu.
- O şart nedir hocam?
- Kabul olması. Namazın kabul olması için de doğru kılınması gerekir. Yani ALLAHü teâlâ, ancak doğru kılınan bir namazı kabul eder ve yalnız kabul olan bir namaz, insanı fena, çirkin işleri yapmaktan alıkor. Ve ilave etti:
- Ama doğru kılamıyorum diye hiç kılmamak da olmaz tabii. Doğrusunu yapıncaya kadar uğraşmalıdır.


Bir gün de, bazı sevdiklerine;
- Müslümanlar bir araya gelince, kalbten kalbe feyz akar, buyurdu. Aynen suyun borudan aktığı gibi.
- Hiç konuşmasalar da mı? dediler.
- Evet, buyurdu. Birlikte olmak kâfidir. Konuşmak şart değil.
- Feyz gelmesinin alameti nedir efendim?
- Feyz varsa, haramlara karşı istek azalır, hatta nefret başlar. İbadetler ise zevkli ve tatlı gelir.
- Feyz yoksa hocam?
- O zaman günahlar tatlı, ibadetler tatsız ve zevksiz gelir.



Namaz konusu ile ilgili Mektubatı şerifde İmamı Rabbani hz. leri 'Namazın hakikatine şuuru olan bir musalli, namazı kılarken adeta bu dünya hayatından çıkarak diğer bir hayata geçer. Şüphesiz o vakitte; ahirete mahsus devletten çok büyük nasiplere nail olur' buyurmuşlardır.
c.1 261mektup

*****

Hz. Ali k.v. Efendimiz namaz vakti yaklaştığı zaman titrer ve renkden renge girerdi. 'size ne oluyor ya emirel müminin?' diye sorulduğunda
'Hz. ALLAHın; göklere, yerlere ve dağlara arz edip, onların yüklenmekten kaçınıp korktukları emanetin eda vakti geldi' buyururlardı.

*****

Vakitleri tâat vazifeleriyle ihya edip, oyun ve oyuncaktan uzak olunuz.dünyanın vefasız olduğuna, kabir ve kıyamet hallerini düşününüz.Kurtuluşun sünnete tâbi olmaktan ve biad’atlardan uzak kalmağa bağlı olduğunu unutmayınız. Dinden sapmış mülhitler ve bid’atçiler ile sohbet etmeyiniz.Onlar Din-i Mübinin düşmanıdır. Şeriat hükümleri ve sünnetü seniyye ile süsleme yen kimseleri mescidinize almayınız (her hususda )ALLAHdan korkunuz.

Mektubat İmamı Masum c-2 m-89

*****

'Namaz her ne kadar suret hasebiyle dünyadan olsada, hakikatte ahirettendir. Zira müminin miracıdır ve ahirete taalluk eden nasibini tahsil eder' buyurmuşlardır.

Muhammed Masum k.s. c.1 saf.23



Hadis-i Şerif

Kıyamet günü namazı terkeden kişi yüzüne üç satır yazı yazılmış olarak gelir.
Birinci satır :Ey ALLAHın hakkını zayi eden,
İkinci satır: Ey ALLAHın gazabına uğrayan,
Üçüncü satır: Dünyada ALLAHın hakkını zayi ettiği gibi ALLAHda seni zayi edecek! Bu gün sen ALLAHın rahmetinden mahrumsun,diye yazılır.

(İbni hâcer –Zevâcir)

*****

Ebu Ali Dekkâk (ks) şöyle demiş: “Vakit, içinde bulunduğun andır. Yani zihnin ve gönlün neyle meşgulse senin vaktin işte odur. Eğer gönlün dünya ile meşgulse senin vaktin işte odur. Eğer gönlün dünya ile ise vaktin dünyadır, ahiret ile ise vaktin ahirettir. Eğer gönlünde neşe varsa vaktin neşe, hüzün varsa vaktin hüzündür. Yani sende hangi hâl galip ise vaktin odur.”

Namazın bir vakti olduğunu ve o vaktin bizi beklemediğini gönlümüze kazıyalım ki hiç unutmayalım



NAMAZLARIN SONUNDAKİ TESBİHLER

“Bir gün, başta Hz. Ebû Zerr (r.a.) olmak üzere, muhâcirlerin fakir olanları Sevgili Peygamberimiz (s.a.v.)’e gelerek şöyle dediler:

— Yâ Resûlellah, varlık sahipleri yüksek dereceleri ve daimî nimetleri alıp gittiler. Çünkü onlar da bizim gibi namaz kılıyor, oruç tutuyor; ayrıca bizden fazla olarak sadaka veriyorlar. Biz ise veremiyoruz. Onlar köle âzâd ediyor, biz edemiyoruz.

Ashâbından bunları dinleyen Resûlüllah (s.a.v.) Efendimiz, onların gönlünü şu müjde ile aldı:

— Ben size bir şey öğreteyim mi? Onunla sizi geçenlere yetişir, sizden sonrakileri de geçersiniz. Hem hiç kimse sizden faziletli olamaz. Meğer ki sizin yaptığınız gibi yapmış olsunlar. Her namazdan sonra 33 kere ‘sübhânallâh’, 33 kere ‘el-hamdülillâh’, 33 kere ‘Allâhü ekber’ dersiniz, tamamı 99 eder. Yüzüncüde, “Lâ ilâhe illallâhü vahdehû lâ şerîke leh. Lehü’l-mülkü ve lehü’l-hamdü yuhyî ve yümît. Ve hüve hayyün lâ yemût. Biyedihi’l-hayr ve hüve alâ külli şey’in kadîr’ dersiniz; günahlarınız, denizin köpüğü kadar da olsa, affolunur.”

(Müslim, Mesâcid 146; Sübülü’s-Selâm, 1/198)

*****

Fahr-i âlem (s.a.v.) Efendimiz, Ebû Ümâme (r.a.)’den rivâyet edilen bir haberde şöyle buyurmuşlardır:

“Kim ki her farz namazın peşinden Âyetü’l-Kürsî ile ihlâs sûresini okursa, onun cennete girmesine ölümden başka bir şey mâni olamaz.”

(Sübülü’s-Selâm, 1/120)

*****

Sabah namazının vakit müsait ise sünnetle farz arasında, müsait degilse farzdan sonra yüz defa
'SUBHANELLAHİ VE BİHAMDİHİ SÜBHANELLAH'İL AZİM. ESTEĞRİRULLAHE'L AZİM VE
ETÜBÜ İLEYK' mükafatta eşi benzeri olmayan fazileti sayılara sığmayan bir tesbihdir.
(Ebu Hüreyre Buhari )

*****

Sabah ve akşam namazından sonra 'HÜVELLAHÜLLEZİ...' okuyan kimseye 70 bin melek istiğfar eder.
(Tirmizî, Taberanî)

*****

Yatsı namazından sonra 'AMENERRASULÜ....' okuyanın malı, canı ve herşeyi gelecek yatsı vaktine kadar himaye altına alınır.
(Ebu Mesud (ukbe) Buhari )


Ancak şuda unutulmamalıdır ki Yapılan her ibadet, okunan her dua ve ayet öncelikle ALLAHIN RIZASINI KAZANMAK için okunmalı ve yapılmalıdır.

Hz. ALLAH bizlere de namazın hakikatine ulaşmayı nasip etsin. AMİN
 

Asi ve Mavi

Sp Kullanıcı
30 Ocak 2017
5,702
1,387
Dini siyasete alet edenlerin en güçlü silahı kendilerince tabi ki; ancak kendileri aldanirlar da farkında değillerdir diyemiyecem gayetde farkında olan tiplerle ortalık kaynıyor.
Makam mevki uğruna namazı bir tür yalakalik malzemesi edinen sözde müslümanların sayısı hergeçen gün artıyor içler acısı bir durum maalesef
Allah sonumuzu hayır etsin inşallah
 

Qasem

Sp Kullanıcı
18 Şub 2017
3,530
527
[MENTION=9]Ahsen[/MENTION] dini siyasete alet etme tabiri daha çok laisizmin öne çıkardığı bir söylemdir. Bizler müslümanız ve kavramlarımıza onlatın gözünden yada onların zihşn dünyamızdan bakmayız... Din hayatın her alanına müdahale eder. Siyasal, ekonomik yada iktisadi her alana. Bu yüzden benve kullanacağımız tabir şu olmalı ; Kendi çıkar, ve ilişkilerimize dini alet etmemeli., hayatın her alanında dosdoğru olmalıyız terimi ni kullanmak daha yerinde olur :)

Konuya dönecek olursak

Sevgili Forum okurları ve Kıymetli dostlar müşriklerin sistem, dizayn ve hayat tarzlarını onaylamayan bir namazı emrediyor Rabbimiz. Yani bir nevi kendine baş kaldıranlara bir baş kaldırı. Bu öyle bir namaz ki fahşadan/fuhuştan alıkoyan, mü'mini koruyan bir namaz.Yani capcanlı ve diri bir namaz.

Müşriklerin yada gösteriş yapanların namazı kötülükten alıkoymaz, fahşadan uzaklaştırmaz. Sadece gösteriş, dünyalık elde etmek için kılarlar... Yani Allahın ilkelerini çıkarlarına emellerine alet ederler...

Peki Namazı huşu içinde kılmak. Bunu/huşuyu nasıl anlamalıyız?

Mesela Hz.Ali örneği verilir. Malum hikayeyi biliyorsunuz. Burada kendinden geçme yani sufilik devreye giriyor. Ama Allah bizden nasıl bir namaz istiyor? Huşu bu mudur acaba? Bunu sorgulamamız gerekiyor. Sadece huşu içeren bir namaz mı?

Eğer sadece bu açıdan bakarsak Namaz meditasyon, yoga vb. bir tarz/anlayışa getiriliyor namaz. Söylediklerinin idrakinde olmayan bir namaz. Yıllarca bize hep bunu huşu diye anlattılar. Halen toplumun ekseriyeti böyle biliyor. Buna da takva diyoruz. Halbuki Nisa 43.ayet insan bilincine ve idrakine değiniyor.

4/Nisa-43:" Ey iman edenler! Sarhoş iken ne söylediğinizi bilinceye kadar, bir de -yolcu olmanız durumu müstesna- cünüp iken yıkanıncaya kadar namaza yaklaşmayın. Eğer hasta olur veya yolculukta bulunursanız, veyahut biriniz abdest bozmaktan gelince ya da eşlerinizle cinsel ilişkide bulunup, su da bulamazsanız o zaman temiz bir toprağa yönelip, (niyet ederek onunla) yüzlerinizi ve ellerinizi meshedin. Şüphesiz Allah, çok affedicidir, çok bağışlayıcıdır."

İnşallah bu ayet üzerine daha sonra yeniden konuşacağım...

Selametle kalınız...

Tevhid - Adalet - Özgürlük
 

Asi ve Mavi

Sp Kullanıcı
30 Ocak 2017
5,702
1,387
Olur [MENTION=31]Qasem[/MENTION] her ikiside aynı kapıya çıkıyor sonuçta alet ediliyor din
 

Qasem

Sp Kullanıcı
18 Şub 2017
3,530
527
Olur [MENTION=31]Qasem[/MENTION] her ikiside aynı kapıya çıkıyor sonuçta alet ediliyor din
Haklısın ikiside aynı kapıya çıkıyor, lakin hangi kapıya hangi yollardan çıktığı önemli. Dini siuasete alet ediyor demek din ile siyaset birbirinden farklıdır demek plur, buda din kamusal alana giremez sonucunu doğurur ve malesed türkiye bundan dolayı çok ağır bedeller ödedi. Bir siyasetçi islami bir figür kullandığında ozaman hemen bu ön plana çıkar ve dini siyasete alet ediyor denir. Oysa bu adam bütün bir hayatında dindar ise o halde bu söylem bir bütünü kapsayıp bize yenim28 şubatların kapısını aralar...

Aynı kapıyada çıksa Siyasal söylemleri kullanırken dikatli kullanmak gerek... Allah razı olsun sevgili Ahsen :)

Bıcırığa çok selam ederim :)

Tevhid - Adalet - Özgürlük
 

Asi ve Mavi

Sp Kullanıcı
30 Ocak 2017
5,702
1,387
Haklısın ikiside aynı kapıya çıkıyor, lakin hangi kapıya hangi yollardan çıktığı önemli. Dini siuasete alet ediyor demek din ile siyaset birbirinden farklıdır demek plur, buda din kamusal alana giremez sonucunu doğurur ve malesed türkiye bundan dolayı çok ağır bedeller ödedi. Bir siyasetçi islami bir figür kullandığında ozaman hemen bu ön plana çıkar ve dini siyasete alet ediyor denir. Oysa bu adam bütün bir hayatında dindar ise o halde bu söylem bir bütünü kapsayıp bize yenim28 şubatların kapısını aralar...

Aynı kapıyada çıksa Siyasal söylemleri kullanırken dikatli kullanmak gerek... Allah razı olsun sevgili Ahsen :)

Bıcırığa çok selam ederim :)

Tevhid - Adalet - Özgürlük
Neden bahsettiğim aslında ilk mesajimda gayet açıktı sen bir cümleye takildin Murat
Bicirigi görmedim dün sabahtan beri akşam gelsin söylerim sp9
 

Son mesajlar