NEYSE
bağl. (< ne+ise)
1.Önemi yok, uzatmaya değmez, olan oldu: Kabahat bende değil ama, neyse.(Ahmed Midhat Efendi).
2.Bereket versin ki,çok şükür: Neyse sağ sâlim döndü.
Neyse ne: Karşılaştırılan iki şeyden birinin zorâki kabul edildiğini,fakat diğerinin kabul edilir gibi olmadığını anlatmak için kullanılır:
Aksiliği neyse ne,ama hakaretine tahammül edemedim. Pahalılık neyse ne,bir de mal bulunmuyor. Uzaklığı neyse ne,üstelik yol da bozuk.(lugatim.com)
[Bu yaziya bir de not düseyim ve alip eklemis oldugum bu lugatim daki örnekte bu sözün asli yukarida sunu diyor 1ne ve 2ise iki kelime bir araya gelmis görünüyor ve bu birde ayni zamanda sunuda ögrenmis olmaktayiz bu sözün aslinda buna göre neise oluyor.]
bağl. (< ne+ise)
1.Önemi yok, uzatmaya değmez, olan oldu: Kabahat bende değil ama, neyse.(Ahmed Midhat Efendi).
2.Bereket versin ki,çok şükür: Neyse sağ sâlim döndü.
Neyse ne: Karşılaştırılan iki şeyden birinin zorâki kabul edildiğini,fakat diğerinin kabul edilir gibi olmadığını anlatmak için kullanılır:
Aksiliği neyse ne,ama hakaretine tahammül edemedim. Pahalılık neyse ne,bir de mal bulunmuyor. Uzaklığı neyse ne,üstelik yol da bozuk.(lugatim.com)
[Bu yaziya bir de not düseyim ve alip eklemis oldugum bu lugatim daki örnekte bu sözün asli yukarida sunu diyor 1ne ve 2ise iki kelime bir araya gelmis görünüyor ve bu birde ayni zamanda sunuda ögrenmis olmaktayiz bu sözün aslinda buna göre neise oluyor.]