Bu sayfada yemek resimleri ve isimleri var ama tarif yok;ben okurken çok eğlendim sp11
Annelerimiz isim bulmada gerçekten çok başarılılar.
Ev hanımlığı zor zanaat. Hele bir de çoluğu çocuğu eylemesi var ki evlere şenlik! Hatırlayanlar bilir, annelerimizin en büyük sosyalleşme platformu olan kabul günleri kendi başına bir efsanedir. O zamanlar internetten tarif bakmak gibi lüksler olmadığı için herkes duyduğu şeyi not ederdi. Bu yüzden fasiküllerce oluşturulmuş yemek tarifi defterleri vardır. Genellikle buzdolabının üstünde duran bu defterlere yazılan tariflerin adının hatırlatıcı olması çok önemlidir. O yüzden ya çoğu uydurma ya da tarifi veren kişinin adıyla özdeşleşmiştir. En güzeli de tarifin yanına alınan notlar. Vallahi eğer evinizde bu defterlerden varsa mutlaka saklayın, yakın zamanda çok değerli eserler olacaklar.
1. Çaylı değişik kek (süt koyma)
Füzyon mutfağına girişin ilk örneği olan bu kek, süt yerine çay konularak yapıldığı için ev hanımlarında büyük heyecanlara sebep olmuştu zamanında.
2. Sodalı börek (yalancı su böreği)
Bir sodanın börekte de kullanıldığını duyan hanımlar, bu bilimsel gelişmeyi kulaktan kulağa aktardı ve tüm tarif defterlerine adı altın harflerle yazıldı.
3. Şengül'ün un kurabiyesi (kulak memesi kıvamına gelene kadar yoğur)
Asla istenildiği gibi tutturulamayan un kurabiyesine farklı bir bakış açısı getiren Şengül'ün tecrübeleri bu tarifte hayat buluyor. En önemli husus "kulak memesi kıvamı".
4. Yalancı içli köfte (yufkayla yapılacak)
Annelerimiz makine değil, onlar da yemek yapmaya üşenir. Özellikle içli köfte diye tutturanlar için "Ye de zıbar" mesajı içeren hayat kurtarıcı bir tarif.
5. O.... mantısı (günde yap bunu)
Bu mantının söylenişi kimilerine göre ayıp olduğu için bazı tariflerde "Sosyete mantısı" diye temize çekilir. Kolay yemeğe isim koyayım derken sinirlenip çığrından çıkmaya çok güzel bir örnektir.
6. Genç kız rüyası (ceviz yerine fındık koy)
Kim bilir hangi Şükran ya da hangi Hayriye gün sırasında yaptı koydu bunu tatlı diye. Yine de akıldan çıkmadığı için alınmış bir not, tarifler arası muzip bir mola tadında...
7. Bisküvili pasta (pötüförlü olacak)
Petibör yazmaya üşenen gıdısı yenilesi annelerimizin tarif defterindeki olmazsa olmazı. Hatta bunun bulunduğu sayfaya bakın, mutlaka muhallebi bulaşmış bir parmak izi göreceksiniz.
8. Prenses tatlısı (yalancı tavuk göğsü gibi)
Şu bir gerçek ki, bir yiyecek hem beyaz hem de tatlıysa onun isminde prenses geçmelidir. Bu da kraliçe ev hanımlarının ürettiği bir yavrucak yemek.
9. Kabak öğreten (Necati sevmeyebilir bunu)
Doğrusu elbette kabak graten ama söylemesi çok yorucu. En güzeli öğreten deyip geçivermek ve hatırlayabileceğin gibi yazıvermek diye düşündükleri için deftere böyle geçilmiştir.
10. Şükran'ın günde yaptığı poğaça (mayalı olacak)
Bu Şükran'daki yemek numarası kimselerde yok. Siz hiç kabaran poğaçayla hava atıldığını gördünüz mü? Atılır çünkü!
11. Kolay revani (şerbet ılık, tatlı soğukken şerbeti dök)
Revani, anneler için nedense bir matematik dersi, bir geometri. Biz yediğimizde "E işte olmuş anne ne güzel?" diyoruz ama "Yok yok onun şerbeti tam olmadı, keki de sünger gibi olmadı" gibi şeyler söylüyorlar. O yüzden değişik bakış açıları bu tarifte önemli.
12. Mayonezli sosyete salatası (yoğurtlu da olur)
Bildiğimiz makarna salatası aslında. Makarnanın ana yemekten çıkıp garnitür olarak kullanılmaya başlaması sonrası "sosyete salatası" ünvanını almasıyla başlayan bir süreç.
13. Hayriye'nin görümcesinin ıslak keki (Kunta kinte)
Dönemin Kunta Kinte isimli dizi karakterinden akılda kalan bir tarif. Islak kek, bizim kabul günü kültürümüze çok sonradan girdiği için Hayriye'nin görümcesinin bu konudaki süksesi epey yüksek olmuştur.
Annelerimiz isim bulmada gerçekten çok başarılılar.
Ev hanımlığı zor zanaat. Hele bir de çoluğu çocuğu eylemesi var ki evlere şenlik! Hatırlayanlar bilir, annelerimizin en büyük sosyalleşme platformu olan kabul günleri kendi başına bir efsanedir. O zamanlar internetten tarif bakmak gibi lüksler olmadığı için herkes duyduğu şeyi not ederdi. Bu yüzden fasiküllerce oluşturulmuş yemek tarifi defterleri vardır. Genellikle buzdolabının üstünde duran bu defterlere yazılan tariflerin adının hatırlatıcı olması çok önemlidir. O yüzden ya çoğu uydurma ya da tarifi veren kişinin adıyla özdeşleşmiştir. En güzeli de tarifin yanına alınan notlar. Vallahi eğer evinizde bu defterlerden varsa mutlaka saklayın, yakın zamanda çok değerli eserler olacaklar.
1. Çaylı değişik kek (süt koyma)
Füzyon mutfağına girişin ilk örneği olan bu kek, süt yerine çay konularak yapıldığı için ev hanımlarında büyük heyecanlara sebep olmuştu zamanında.
2. Sodalı börek (yalancı su böreği)
Bir sodanın börekte de kullanıldığını duyan hanımlar, bu bilimsel gelişmeyi kulaktan kulağa aktardı ve tüm tarif defterlerine adı altın harflerle yazıldı.
3. Şengül'ün un kurabiyesi (kulak memesi kıvamına gelene kadar yoğur)
Asla istenildiği gibi tutturulamayan un kurabiyesine farklı bir bakış açısı getiren Şengül'ün tecrübeleri bu tarifte hayat buluyor. En önemli husus "kulak memesi kıvamı".
4. Yalancı içli köfte (yufkayla yapılacak)
Annelerimiz makine değil, onlar da yemek yapmaya üşenir. Özellikle içli köfte diye tutturanlar için "Ye de zıbar" mesajı içeren hayat kurtarıcı bir tarif.
5. O.... mantısı (günde yap bunu)
Bu mantının söylenişi kimilerine göre ayıp olduğu için bazı tariflerde "Sosyete mantısı" diye temize çekilir. Kolay yemeğe isim koyayım derken sinirlenip çığrından çıkmaya çok güzel bir örnektir.
6. Genç kız rüyası (ceviz yerine fındık koy)
Kim bilir hangi Şükran ya da hangi Hayriye gün sırasında yaptı koydu bunu tatlı diye. Yine de akıldan çıkmadığı için alınmış bir not, tarifler arası muzip bir mola tadında...
7. Bisküvili pasta (pötüförlü olacak)
Petibör yazmaya üşenen gıdısı yenilesi annelerimizin tarif defterindeki olmazsa olmazı. Hatta bunun bulunduğu sayfaya bakın, mutlaka muhallebi bulaşmış bir parmak izi göreceksiniz.
8. Prenses tatlısı (yalancı tavuk göğsü gibi)
Şu bir gerçek ki, bir yiyecek hem beyaz hem de tatlıysa onun isminde prenses geçmelidir. Bu da kraliçe ev hanımlarının ürettiği bir yavrucak yemek.
9. Kabak öğreten (Necati sevmeyebilir bunu)
Doğrusu elbette kabak graten ama söylemesi çok yorucu. En güzeli öğreten deyip geçivermek ve hatırlayabileceğin gibi yazıvermek diye düşündükleri için deftere böyle geçilmiştir.
10. Şükran'ın günde yaptığı poğaça (mayalı olacak)
Bu Şükran'daki yemek numarası kimselerde yok. Siz hiç kabaran poğaçayla hava atıldığını gördünüz mü? Atılır çünkü!
11. Kolay revani (şerbet ılık, tatlı soğukken şerbeti dök)
Revani, anneler için nedense bir matematik dersi, bir geometri. Biz yediğimizde "E işte olmuş anne ne güzel?" diyoruz ama "Yok yok onun şerbeti tam olmadı, keki de sünger gibi olmadı" gibi şeyler söylüyorlar. O yüzden değişik bakış açıları bu tarifte önemli.
12. Mayonezli sosyete salatası (yoğurtlu da olur)
Bildiğimiz makarna salatası aslında. Makarnanın ana yemekten çıkıp garnitür olarak kullanılmaya başlaması sonrası "sosyete salatası" ünvanını almasıyla başlayan bir süreç.
13. Hayriye'nin görümcesinin ıslak keki (Kunta kinte)
Dönemin Kunta Kinte isimli dizi karakterinden akılda kalan bir tarif. Islak kek, bizim kabul günü kültürümüze çok sonradan girdiği için Hayriye'nin görümcesinin bu konudaki süksesi epey yüksek olmuştur.
