Tefekkür__ Vakti..

Futbolcu · 27 Mar 2017

[FONT=&quot]İnsanlar Cenâb-ı Hakkın yarattığı odundan ancak tahta,
tahtadan masa ve sandalye gibi şeyler yapabilmektedir.
O Kadir-i Mutlak ise odundan meyve yapıyor
yaprak ve çiçek çıkarıyor.
Demek ki iş odunda değil, ustadadır.
Aynı şekilde insanlar topraktan çömlek yapmakta,
Sâni-i Kâinat ise topraktan insan yapmaktadır.

[/FONT][FONT=&quot]İnsan bir heykele bakınca hemen heykeltraşı hatırlıyor.
Buna mukabil âyinede kendisine bakınca, sadece kendisiyle alâkadar oluyor.
Halbuki, bu halde kendisinin yaratıcısı ve sânii olan Allahü Teâlâyı hatırlaması icabetmez mi?[/FONT]

Futbolcu · 27 Mar 2017

Bir insanın elinde altından yapılmış antika bir çekiç bulunsa
o insan bu çekiçle taş yontup para kazandığı takdirde
kâr ettiğini iddia edemez.
Zira çekici taşa her vuruşunda beş kuruş kazanmaya bedel
belki beş yüz lira zarar etmektedir.
Bizler de herhangi bir dünyevî menfaat
elde ettiğimiz zaman sevinirken
neyi kaybettiğimizi ve hangi âletleri yıprattığımızı bilemiyoruz.
Bu harika ve cihanbaha aletlerle techiz edilen insan
sarfettiği ömür neticesinde Hâlik-ı Ezel ve Ebedin rızası ve dolayısıyla da ebedî saadetten başka neyi kazansa zarar

hattâ iflâs etmiş demektir.

Futbolcu · 27 Mar 2017

[FONT=&quot]Bir enzim, girdiği reaksiyonu 10 milyar defa hızlandırabilir.

Böyle bir hızlandırma olmasaydı,

5 saniyelik bir süreç, örneğin;

bir cümlenin okunması 1500 yıl sürerdi.[/FONT][FONT=&quot]

İnsan hücresinin içinde 3500 den fazla enzim bulunmaktadır.

Bunlardan bir veya birkaç tanesinin

eksik olması durumunda

hücre içi faaliyetler tamamen birbirine karışabilir.

Bunun sonucu ise hücrenin parçalanıp bozulması,

yani canlılığın sona ermesidir.[/FONT]

Futbolcu · 27 Mar 2017

[FONT=&quot]Tefekkür, insanın, varlıkların, kainatın ve olayların hakikatini anlama çabasının adı... [/FONT]
[FONT=&quot]Allahu Tealânın, birçok ayet-i kerimede düşünmez misiniz?, görmez misiniz?, [/FONT]
[FONT=&quot]düşünüp ibret almaz mısınız? hitabıyla insanı sorumlu tuttuğu büyük ibadet... [/FONT]
[FONT=&quot]İnsanı insan yapan, diğer varlıklardan ayıran temel özellik ve en büyük fark... [/FONT]

[FONT=&quot]Tefekkür, olmayan bir şeyi hayal etmek değil, varlıklardaki manayı görmektir. [/FONT]
[FONT=&quot]Tefekkür, kalp gözüyle varlıklara bakmak ve onlarda yazılı ilâhî ibretleri okumaktır. [/FONT]

[FONT=&quot]Tefekkür, adeta varlıklar ile konuşmak ve her gördüğünden Yüce Mevlâ'dan haber sormaktır. [/FONT]

[FONT=&quot]Tefekkür, Allahu Tealâ'nın eşyadaki tecellilerini okumak ve onlardaki hikmeti anlamaktır. [/FONT]

[FONT=&quot]Tefekkürün gayesi manevî yükseliştir. Manevî yükseliş, körükörüne bağlılıktan kurtulmak, [/FONT]
[FONT=&quot]her an Allah'a yaklaşmak, devamlı O'na hayran olmak, sürekli zikir halinde bulunmak ve [/FONT]
[FONT=&quot]nihayet ihsan mertebesine ulaşmaktır. [/FONT]

[FONT=&quot]İhsan, kalbin uyanması ve basiretin açılmasıdır. İhsan, eşya ile perdelenmemektir. [/FONT]
[FONT=&quot]İhsan, gaflete düşmemektir. İhsan, sanki Allahu Tealâ'yı görüyormuş gibi bir hale ermektir. [/FONT]

[FONT=&quot]Tefekkürün sonu, tevhittir. Alanı kainat kadar geniştir. Allahu Tealâ'dan başka bütün [/FONT]
[FONT=&quot]varlıklar tefekkür edilebilir. Şu dünyada acı-tatlı her ne varsa, hepsi ayrı bir ilim ve tecelli taşır.[/FONT]
[FONT=&quot]Var olan her şey, bir şeyi öğretmek içindir. O da kula kulluğunu bildirmek, Yüce Yaratıcı'nın ululuğunu ispat etmektir. [/FONT]

[FONT=&quot]Etrafımızda ibret alınacak o kadar şey var ki, belki de bu çokluk ve devamlı yüz yüze [/FONT]
[FONT=&quot]bulunuyor olmak bizi gaflete düşürüyor. Bu halimize Yüce Rabbimiz şöyle dikkat çekiyor: [/FONT]
[FONT=&quot]"Göklerde ve yerde (birliğimizi ve kudretimizi gösteren) nice deliller vardır ki, hergün [/FONT]
[FONT=&quot]onların yanından geçiyorlar, fakat hiç ibret almadan yüz çevirip gidiyorlar."(Yusuf süresi 105.ayet) [/FONT]

[FONT=&quot]Evet; görülen ve duyulan şeylerden ibret almak, ancak tefekkürle mümkün. [/FONT]
[FONT=&quot]Eğer tefekkür edip ibret alsaydık, bir an bile aynı halde kalmazdık. [/FONT]
[FONT=&quot]İbret alsaydık, boş işlerle bir daha yaşanmayacak yılları boşuna tüketmezdik. [/FONT]
[FONT=&quot]İbret alsaydık bir delikten iki kere ısırılmazdık. [/FONT]
[FONT=&quot]İbret alsaydık, dünyayı baş tacı yapıp, ebedi yurdu unutmazdık. [/FONT]
[FONT=&quot]İbret alsaydık, bozuk halimiz düzelir, kötü zamanlarımız tekrar etmezdi. [/FONT]

[FONT=&quot]Ve... eğer ibret almazsak Mevlâmız da dünyamız da bize gazap edecek. [/FONT]
[FONT=&quot]Çünkü ibret almadan yaşayan insan, Mevlâ'sına asi, dünyasına yüktür[/FONT]

Futbolcu · 27 Mar 2017

Görmedin mi Rabbin ne yaptı fil sahiplerine!
Tuzaklarını boşa çıkarmadı mı?
Üzerlerine sürü sürü kuşlar saldı.
Onlara balçıktan pişirilmiş sert taşlar atıyorlardı. Derken onları, yenilmiş ekin yaprağı gibi kılıverdi.
(Fil Süresi 5)

Futbolcu · 27 Mar 2017

Şahitlik edene ve edilene andolsun ki, (suretul buruc 3)

bizler hala yaşamak dediğimiz bu hayatın ciddiyetinin
belkide yeterince farkında olamıyoruz!
oysa ağlanacak bir hale düşmemek için,
biraz samimi düşünüp gözyaşı dökmeye zaman bulamaya biliriz......

Futbolcu · 25 Mar 2018

[FONT=&quot]Eğer Allah sadece renkleri yaratmış ve
onları ayırt edecek ve
görecek gözleri yaratmamış olsaydı
bu renkler neye yarayacaktı?
Renkleri ve gözleri yaratıpta
ışığı yaratmasaydı
renkler ve gözler neye yarayacaktı?
Bu üç şeyi birbiri için yaratmış olan kimdir?
Bu harikulade birliğin kurucusu kimdir?
Demek ki;
Rabbani bir kuvvet mevcuttur.[/FONT]

Futbolcu · 25 Mar 2018

Rabbin bal arısına şöyle ilham etti: "Dağlardan, ağaçlardan ve insanların yaptıkları çardaklardan (kovanlardan) kendine evler edin." (Nahl süresi 68)

Sonra bütün meyvelerden ye ve Rabbinin kolay kıldığı yollara koy." İçlerinden çeşitli renklerde bir içecek çıkar ki, onda insanlar için şifa vardır. Şüphesiz ki, bunda düşünen bir topluluk için büyük bir ibret vardır. (Nahl 69 )

Futbolcu · 25 Mar 2018

Futbolcu · 25 Mar 2018