Malumunuz Yarın 28 Şubat Post Modern darbenin yıl dönümü...
Bence bu günkü gündemimiz bu olmalı...
https://youtu.be/JSq8D6pEgY8
Bence bu günkü gündemimiz bu olmalı...
https://youtu.be/JSq8D6pEgY8
28 Şubat Bitmeyen Darbe...
- Konbuyu başlatan Qasem
- Başlangıç tarihi
Şimdi lütfen gelin hep beraber bu son 28 Şubat olsun diyelim.
Bu 28 Şubat'ı artık son 28 Şubat yapalım. Bu hayra hep beraber ortak olalım. Bu hepimizin görevi olmalı.
Hepimiz bu meseleye yoğunlaşmalıyız. Bu meselenin üzerine gitmeliyiz.
Bu mağdurların kaybedecek bir şeyleri yok. Fakat bizim kaybedecek çok değerli bir şeyimiz var.
Suskunluğumuzun, hiçbir şey yapmamamızın bir bedeli olarak veremeyeceğimiz bir hesabımızın olduğunu unutmayalım!
Bu 28 Şubat'ı artık son 28 Şubat yapalım. Bu hayra hep beraber ortak olalım. Bu hepimizin görevi olmalı.
Hepimiz bu meseleye yoğunlaşmalıyız. Bu meselenin üzerine gitmeliyiz.
Bu mağdurların kaybedecek bir şeyleri yok. Fakat bizim kaybedecek çok değerli bir şeyimiz var.
Suskunluğumuzun, hiçbir şey yapmamamızın bir bedeli olarak veremeyeceğimiz bir hesabımızın olduğunu unutmayalım!
Hacim hangi Alanda ele Alalım.
Askeri darbe lakin demokrasiye ayar verildi denildi,
Ayar islami camia verildi ,hükümet koalisyon sadace askıya alındı, medya darbesi geldi üstüne,
Aslında en büyük darbeyi islami kesim kendisine yaptı vazgeçilmez tabiri caizse kutsal saydığı degerlerinden vazgecti (korkudan)..
Tüm alanlarda...
Her yönüyle üstad...
Askeri alandan, ekonomiye - Sosyal alandan Siyasal alana - Hukuki alandan - Medya algısına....
Tüm yönüyle...
Müslümanların nasıl çözüldüğü vr nasıl çözümlendiği...
1000 yıl süreceği söylenen ama bittiği iddia edilmesine rağmen hala 600 ün üzerinde hapis mağduru ve binlerce sosyal, ekonomik ve siyasal mağduru olan ve hala devam eden bir darbe...
Neredeyse müslümanları köklerinden söküp deviren, çözümleyen, eklemleyen bir darbe...
Bu ülkeye ekonomik olarak trilyonlarca zarar veren, ülkeyi.üretimci olmaktan uzaklaşan, mesleki hayatı bitiren bir darbe...
Sonuçları hedap edilmeyen, sebepleti üretilen bir darbe...
Ve daha binlece açılacak başlıkla konuşalım bu gündemi hemde uzunca bir süre..
Ben çok olmasamda katılım sağlarım inşallah üstad...
Seni yeniden görmek çok güzel...
Hacim seni tekrardan güncel ve gündem konuları ile görmek daha güzel..
O süreçte okul okuyan biri olarak oyunun ne kadar ağır olduğunu gelişme sürecinde görmeye başlamıştık çünkü hedefte müslüman Alemi var di ?
Ve bunu ıslam kılığındaki karakter oyuncularla yaptiriyorlardi gündüz kalkanci ve fadimeler gibi ..
O süreçte okul okuyan biri olarak oyunun ne kadar ağır olduğunu gelişme sürecinde görmeye başlamıştık çünkü hedefte müslüman Alemi var di ?
Ve bunu ıslam kılığındaki karakter oyuncularla yaptiriyorlardi gündüz kalkanci ve fadimeler gibi ..
Müslümanların buna duyarsızlığını görüyormusun üstad...
Süreç içerisinde bizlerde bu insanları mağdur edelim diye sokağa salınan tiplerdik, Beyazıt meydanını hatırlıyorumda Rabbim bizi affetsin...
Bugün müslümanların onurunu 28 Şubatta savunan kahramanlar hala içerde ve biz.ses vermediğimiz için hükümetin umrunda olmadı hiç. Bakın ergenekon ve balyozculara mücadele.ettiler ve yeniden yargılanma yoluyla bırakıldılar, Ama omurgasız Ak Parti hükümeti 28 Şubata Darbe komplo ve zulüm demesine rağmen bu konuda tek adım atmadı...
Bugün tüm teşkilatları bunu gündeme taşıyacak ve kaybettikleri kanı Seçim malzemesi yaptığı bu mazlumlar üzerinden sağlamaya çalışacaklar...
Malesef bizler kardeşlerimizin mağduriyetinin seçim malzemesini bile yapılmasını alkışlayacak kadar düşücez...
Bugün ve yarınlarda haykırma zaöanı değilmidir?
14 yıldır nişanlısını bekliyor! 28 Şubat...
İstanbulda 1993 yılında İslami Hareket Davası' kapsamında komplo üretilerek cezaevine konulduğu ve FETÖcü hakimlerin yargılayıp 30 yıl hapse mahkum ettiği ileri sürülen Velit Bilenin nişanlısı Gülümser Özalp, 14 yıldır nişanlısının cezaevinden çıkmasını bekliyor.
28 Şubatçıların mağdur ettiği kitleler, hukuki olmayan gerekçelerle mahkum edildiğini ileri sürdükleri yakınları için yeniden yargılama yolunun açılmasını istiyor. 1993 yılında eniştesi ve kuzenleri ile İslami Hareket Davası' kapsamında komplo üretilerek cezaevine konulduğu ve 30 yıl cezaya mahkum edildiği ileri sürülen Velit Bilen (46), cezaevinde ölüm orucuna girince 2003 yılında sağlık sorunları nedeniyle serbest bırakıldı. 2004 yılında Bilen, Adanada Gülümser Özalp ile nişanlandı. Çift evlilik hazırlığı yaparken Bilen tekrar yakalandı ve cezaevine gönderildi. Gülümser Özalp ise nişanlısının çıkacağı umuduyla 14 yıldır nişan yüzüğünü parmağından çıkarmadı ve nişanlısını beklemeye başladı. Olayı İHA muhabirine anlatan Özalp, Velit Bilenin, İstanbul'da dayısının yanında çalışırken kuzenleri Velit Bilen, Murat Bilen ve eniştesi İdris Yağmur ile damadı İrfan Çağrıcı ile birlikte tutuklandığını söyledi. Nişanlısının suçsuz olduğunu savunan Gülümser Özalp, hakim ve savcıların FETÖ soruşturması kapsamında tutuklandığı bir süreçte yetkililere seslenerek, yeniden yargılama yolunun açılmasını talep etti.
Oldu bitti diyerek mahkemeler kestirip atılıyordu
Şuanda nişanlısının Kırşehir Cezaevinde olduğunu söyleyen Özalp, Ergenekon ve Balyoz davalarına tanınan hakların kendilerine de tanınması gerektiğini vurguladı. Velit Bilenin FETÖcü kesim nedeniyle mahkemeye dahi götürülmediğini iddia eden Gülümser Özalp, şunları kaydetti:
Darbe girişiminden sonra Velitin adil yargılanmadığını öğrendik. FETÖnün hakim ve yargıçlarının onu yargıladığını öğrendik. Şuan tekrardan adil bir şekilde yargılanmalarını istiyoruz. Mahkemeler oluyordu, biz Velit ile görüştüğümüzde 'mahkeme olacak diyordu', biz de bekliyorduk. Daha sonra Velit 'mahkeme oldu ama bizi götürmediler' diyordu. Oldu bitti diyerek mahkemeler kestirip atılıyordu. Mahkemeye bile götürülmüyordu. Ben Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızdan bunların adil bir şekilde yargılanmalarını istiyorum. Suç işlemedikleri halde 25 yıldır cezaevindeler. Bu kadar suç işleyecek bir şey yapmadan cezaevinde kalmaları adil değil.
Cezaevinde hastalıklarla mücadele ediyor
Öte yandan Velit Bilenin cezaevinde sağlık problemleri çektiğini söyleyen nişanlısı Gülümser Özalp, Açık kalp ameliyatı oldu ve biz o süreçte elimiz kolumuz bağlı kaldık. Şuan tansiyon ve şeker hastası. Bu insanın bu kadar hastalıkla cezaevinde kalması normal değil. Velitin annesi Emine Bilende evlat hasretiyle vefat etti ifadelerini kullandı.
Nişanlısını 14 yıldır beklediğini ve cezaevinden çıktığı zaman ise evleneceklerini kaydeden Özalp, Velitin suçlu olduğuna inanmıyorum. Tek suçu Müslüman olmaktı ve yetkilerden yardım istiyoruz diye konuştu. Gülümser Özalp, Velit Bilenin 5 yıl daha cezaevinde kalacağını sözlerine ekledi.
Kaynak haber 7
Resimler için haberin kaynağını kontrol edebilirsiniz.
-------------------------
G. Özalp hanım kardeşimizi adanadaki islami çalışmalardan ve gıyaben Dostum Ş. Yaman hocanın Eşinin en yakın arkadaşı olması hasebiyle iyi tanırım.
Onurlu ve adanada bir çok hanım kızın islami bir kimlikle yetişmesine vesile olan muvahid ve mücahide bir kardeşimiz.
Bu zulme ses vermezssek bunun hesabınıda veremeyiz.
İstanbulda 1993 yılında İslami Hareket Davası' kapsamında komplo üretilerek cezaevine konulduğu ve FETÖcü hakimlerin yargılayıp 30 yıl hapse mahkum ettiği ileri sürülen Velit Bilenin nişanlısı Gülümser Özalp, 14 yıldır nişanlısının cezaevinden çıkmasını bekliyor.
28 Şubatçıların mağdur ettiği kitleler, hukuki olmayan gerekçelerle mahkum edildiğini ileri sürdükleri yakınları için yeniden yargılama yolunun açılmasını istiyor. 1993 yılında eniştesi ve kuzenleri ile İslami Hareket Davası' kapsamında komplo üretilerek cezaevine konulduğu ve 30 yıl cezaya mahkum edildiği ileri sürülen Velit Bilen (46), cezaevinde ölüm orucuna girince 2003 yılında sağlık sorunları nedeniyle serbest bırakıldı. 2004 yılında Bilen, Adanada Gülümser Özalp ile nişanlandı. Çift evlilik hazırlığı yaparken Bilen tekrar yakalandı ve cezaevine gönderildi. Gülümser Özalp ise nişanlısının çıkacağı umuduyla 14 yıldır nişan yüzüğünü parmağından çıkarmadı ve nişanlısını beklemeye başladı. Olayı İHA muhabirine anlatan Özalp, Velit Bilenin, İstanbul'da dayısının yanında çalışırken kuzenleri Velit Bilen, Murat Bilen ve eniştesi İdris Yağmur ile damadı İrfan Çağrıcı ile birlikte tutuklandığını söyledi. Nişanlısının suçsuz olduğunu savunan Gülümser Özalp, hakim ve savcıların FETÖ soruşturması kapsamında tutuklandığı bir süreçte yetkililere seslenerek, yeniden yargılama yolunun açılmasını talep etti.
Oldu bitti diyerek mahkemeler kestirip atılıyordu
Şuanda nişanlısının Kırşehir Cezaevinde olduğunu söyleyen Özalp, Ergenekon ve Balyoz davalarına tanınan hakların kendilerine de tanınması gerektiğini vurguladı. Velit Bilenin FETÖcü kesim nedeniyle mahkemeye dahi götürülmediğini iddia eden Gülümser Özalp, şunları kaydetti:
Darbe girişiminden sonra Velitin adil yargılanmadığını öğrendik. FETÖnün hakim ve yargıçlarının onu yargıladığını öğrendik. Şuan tekrardan adil bir şekilde yargılanmalarını istiyoruz. Mahkemeler oluyordu, biz Velit ile görüştüğümüzde 'mahkeme olacak diyordu', biz de bekliyorduk. Daha sonra Velit 'mahkeme oldu ama bizi götürmediler' diyordu. Oldu bitti diyerek mahkemeler kestirip atılıyordu. Mahkemeye bile götürülmüyordu. Ben Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızdan bunların adil bir şekilde yargılanmalarını istiyorum. Suç işlemedikleri halde 25 yıldır cezaevindeler. Bu kadar suç işleyecek bir şey yapmadan cezaevinde kalmaları adil değil.
Cezaevinde hastalıklarla mücadele ediyor
Öte yandan Velit Bilenin cezaevinde sağlık problemleri çektiğini söyleyen nişanlısı Gülümser Özalp, Açık kalp ameliyatı oldu ve biz o süreçte elimiz kolumuz bağlı kaldık. Şuan tansiyon ve şeker hastası. Bu insanın bu kadar hastalıkla cezaevinde kalması normal değil. Velitin annesi Emine Bilende evlat hasretiyle vefat etti ifadelerini kullandı.
Nişanlısını 14 yıldır beklediğini ve cezaevinden çıktığı zaman ise evleneceklerini kaydeden Özalp, Velitin suçlu olduğuna inanmıyorum. Tek suçu Müslüman olmaktı ve yetkilerden yardım istiyoruz diye konuştu. Gülümser Özalp, Velit Bilenin 5 yıl daha cezaevinde kalacağını sözlerine ekledi.
Kaynak haber 7
Resimler için haberin kaynağını kontrol edebilirsiniz.
-------------------------
G. Özalp hanım kardeşimizi adanadaki islami çalışmalardan ve gıyaben Dostum Ş. Yaman hocanın Eşinin en yakın arkadaşı olması hasebiyle iyi tanırım.
Onurlu ve adanada bir çok hanım kızın islami bir kimlikle yetişmesine vesile olan muvahid ve mücahide bir kardeşimiz.
Bu zulme ses vermezssek bunun hesabınıda veremeyiz.
Ben darbeden ıslam Alemine goturuleri ve etgileri üzerinde durmak istiyor um ondan dolayı yazılarım genelde bu anlamda olacaktır.
Hacim 28 şubat öncesi ve sonraki kaç yıllık süreçte ki ıslamcıların bakış acıları sivri teslimiyet bakimdan samimi duruslari vardı, Su anki duruslari daha entektuel yada benim deyimimle entel dantel konumunda, Samimiyetlik yerini laşkaya dunyaliga bırakmış ve zamanın mucahidlerin mutahitlige dönüşmesi gibi.
Süreç te baskılar gören insanlar ve halen içerde bulunan insanlar fikirsel anlamda davalarina sadiklarken genel anlamda islami duruslarinda ödün verilmiş durumda.
Post modern darbe aslinda buydu ..
Hacim 28 şubat öncesi ve sonraki kaç yıllık süreçte ki ıslamcıların bakış acıları sivri teslimiyet bakimdan samimi duruslari vardı, Su anki duruslari daha entektuel yada benim deyimimle entel dantel konumunda, Samimiyetlik yerini laşkaya dunyaliga bırakmış ve zamanın mucahidlerin mutahitlige dönüşmesi gibi.
Süreç te baskılar gören insanlar ve halen içerde bulunan insanlar fikirsel anlamda davalarina sadiklarken genel anlamda islami duruslarinda ödün verilmiş durumda.
Post modern darbe aslinda buydu ..
Onlar amacına ulaştı ve sanırım 1000 yılda bunun etkileri ve darbe sürecek...
28 Şubat bitti diyenler kendilerini kandırıyor...
28 Şubatın mağduru olduğunu söyleyen Refah yolcuların bugün limliksiz ve omurgadız duruşları onları mazlumların katili olmaya, İranın rusyanın ve emperyalizmin yanında durmaya ittii...
Müslümanlar duruşlarını, kişiliklerini ve kimliklerini kaybettiler...
Sekülerleştiler...
Bunun trk nedeni elbet 28 Şubat değil Globalleşme ile beraber yüzlerce neden sayabiliriz...
Lakin bir hakikat varki ben Peygamberin söylediği Müslüman müslümanın kardeşidir söylemini müslümanları tanıdığımdan beri farklı algılıyorum. Ateş sadece düştüğü yeri yakıyorsa kusura bakmasın müslümanlar ben onlarla kardeş falan değilim...
Müslümanın yada mazlumun başına gelen bizim dünyamızı değiştirmiyorsa, bizi eylemselliğe dökmüyorsa bizim Hüseyine ihanet eden küfelilerden bir farkımız kalmaz. Yada Payitahta ihanet eden ülkeyi satan kemalist kadrolardan farkımız kalmaz, Yada fransız gettolarından yada spartaküse ihanet eden yoldaşlarından, Lenine ihanet eden stalinden farkımız kalmaz...
Allah için Forumda açılan yüzkerce gündem konusuna bakın, hangisi bizim, derdim var diyenlerin, asıl yapmamız gereken işin konuları...
Yahu bizim birey olarak güne ve gündeme dair söyleyeceklerimiz yokmu...
Bir taş varsa unutmayın hepimiz altında kalırız...
