Bazı Hadislerde Kadın

Eylül Başak

Administrator
Yönetici
Adminiçe
31 Mar 2020
18,704
88,202
Eylül hanim suanda bir genelleme yaptiniz ve oysaki bizim bildigimiz kadariyla cok kere iki kitab hakkinda bir sey denildigi ve bunlar ise Buhari ve o Muslim icindir.

Tamam var diyelim kac tane onuda deyin ve bizde bilelim ve bu az mi veya cok mu siz ise simdi bana yazmis oldunuz Kutubu Sitte de hadisler varmis diye ve yakismayan derkende mevzu diyemiyorsunuz.

Bizim eskiden beri bildigimiz bu konuda tenkid edilen o kitablar 1 kac taneyi gecmiyordu ve siz ise hepsini icene alip onlardan bahis ettiniz.
Araştırmayı siz yapacaktınız Ali bey ben değil. O kitaplara bakın ve "bunu peygamber efendimiz yapmış olamaz, söylemiş olamaz" diyebileceğiniz Hadisleri bulun ve bizimle paylaşın lütfen...
 

Ali

Sp Kullanıcı
15 Eyl 2017
5,923
10,681
"İşte bu aklın eksikliğinden hayız gördüğü zaman [günlerce bekler] namaz kılmaz, Ramazan`da bir müddet oruç tutmaz değil mi?"Kadınlar, "Evet!.." dediler. [Hadis için bk. Buhârî, Hayz 6, Zekat 44, İman 21, Küsûf 9, Nikah 88; Müslim, Küsûf 17, (907), İman 132, (79); Nesâî, Küsuf 17, (3, 147); Muvatta, Küsuf 2, (1, 187)]

“Kadın bir avrettir (kendisine karşı haya beslenen bir varlıktır). Dışarı çıktığında şeytan onu erkeklere süslü göstermeye çalışır.”
(bk. Tirmizî, Rada’, 18; Tirmizî hadis hasen garip demiş, a.y)

“Kadın bir avrettir. Kadının Allah’a en yakın olduğu yer kendi evidir. Dışarı çıktığında şeytan onu erkeklere süslü göstermeye çalışır.” (İbn Battal, 4/82-Şamile)
Bu rivayetlerdeki açıklamalardan anlaşılıyor ki, kadınların lüzumsuz yere dışarıda gezmeleri uygun değildir. Çünkü cinlerden olan şeytanların tuzakları yanında, insanlardan olan şeytanlar da onu yanlış yönlendirebilir veya taciz edebilirler. (bk. Tuhfetu’l-Ahvezî, ilgili hadisin şerhi)

Tirmizî’de geçen hadisin anlamı şöyledir:
“Kadın avrettir (namustur), dışarıya çıktığı zaman şeytan onunla beraber olur.” (Tirmizî, Reda’, 18)
Tirmizî bu rivayetin “hasen garip” olduğunu söylemiştir. (Tirmizi, a.y)

Taberanî/Kebir’de bu hadisi biraz daha uzunca bir ifadeyle söz konusu edilmiştir:

“Kadın avrettir (namustur), dışarıya çıktığı zaman şeytan onunla hep beraber olur. Onun Allah’a en yakın olduğu zamanı evinin içinde bulunduğu anıdır.” Heysemî, bu rivayetin sahih olduğunu belirtmiştir. (Zevaid, 2/35)

"Şayet ben bir insanın başka bir insana secde etmesini emredecek olsaydım, kadına, kocasına secde etmesini emrederdim." [Tirmizî, Rada' 10, (1159)].

AÇIKLAMA:
Dinimiz, Allah'tan başkasına secdeyi şiddetle yasaklamış ve haram kılmıştır. Resulullah (Aleyhissalâtu Vesselâm) İslamî esaslara göre işleyecek, ailedeki kocanın hanımı karşısındaki hukukunun büyüklüğünü ifade etmek için böyle mübalağalı bir üslûba başvurmuştur. İslam'da âile dirliği kocanın hakimiyetine dayandırılmıştır. Ayet-i kerime, âilede erkeğin reisliğini esas kılmıştır, ama bunu nafaka temin etme sebebine bağlamıştır. Nafakanın te'mini itaati gerektiren bir hukuk getirmektedir. Ayet aynen (mealen) şöyle:

"Erkekler kadınlar üzerine hâkimdirler. O sebeple ki, Allah onlardan kimini (erkekleri) kiminden (kadından) üstün kılmıştır. Bir de (erkekler kendi) mallarından infak etmektedirler. İyi kadınlar itaatli olanlardır..." (Nisa, 4/34).

Aile dirliği büyük ölçüde itaate dayandığı için, itaat meselesi birçok hadiste tekrar tekrar ele alınarak te'yid edilmiştir. Tirmizî yukarıdaki hadisi kaydettikten sonra bu mevzuda Mu'az İbnu Cebel, Sürâka İbnu Mâlik, Hz. Aişe, İbnu Abbâs, Abdullah İbnu Ebi Evfâ, Talk İbnu Ali, Ümmü Seleme, Enes ve İbnu Ömer (radıyallahu anhüm ecmâîn)'den de rivayetler olduğunu belirtir. Bunların hepsini burada kaydetmek uzun kaçar. Abdullah İbnu Ebi Evfâ'nın rivayeti şöyle:
"Mu'az İbnu Cebel (radıyallahu anh) Şam'dan dönmüştü, Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm)'a secde etti.

"Ey Muaz bu da ne?" diye sorunca:

"Şam'a gitmiştim. Orada insanların piskopos ve patriklerine secde ettiklerini gördüm. Bunu sana yapmak, içimden geçti." dedi. Bunu işiten Efendimiz:
"Sakın bunu yapmayın. Eğer ben bir kimsenin Allah'tan başka birine secde etmesini emretseydim, kadına, kocasına secde etmesini emrederdim. Muhammed'in nefsi kudret elinde olan Zât'a yemin ederim, kadın kocasına olan hakkını eda etmedikçe Rabbine olan hakkını eda edemez. Kocası, nefsini taleb etse, kadın havid (deve semeri) üzerinde bile olsa bunu men edemez."
Hz. Enes'in rivayeti de şöyle:
"Bir insanın diğer bir insana secdesi doğru olmaz, şayet doğru olsaydı, üzerindeki hakkının büyüklüğü sebebiyle kadının kocasına secde etmesini emrederdim..."
“Ey kadınlar topluluğu, sadaka veriniz. Ben cehennem halkının çoğunun sizden oluştuğunu gördüm.” buyurmuştur. (Buhari, Hayz 6, Müslim, İman 132)

İbn Abbas rivayetinde ise bu ifadeler şöyle aktarılmıştır:
“Bana cehennem gösterildi. Halkının çoğunun kadınlar olduğunu gördüm.” (Buhari, İman 21.)
Rivayetin Cabir b. Abdullah’tan nakledilmiş metninde yer alan ibare ise şöyledir:

“Sadaka veriniz, zira çoğunuz cehennem kütüğüdür.” (Müslim, Salatu’l-îdeyn 4)

Hadisin Hakim b. Hizam adlı sahabiden nakledilen metni ise şöyledir:

“Rasûlullah parmaklarını birleştirerek 'Aranızdan cennete girecekler vardır.' buyurdu. Daha sonra da 'İçinizden bazıları da cehennem kütüğüdür.' dedi ve parmaklarını ayırdı.” [İbn Hibban, es-Sahih, (thk. Şuayb el-Arnavud), c. 23, s. 477]

Hakim b. Hizam’ın
rivayetinde cennetlik kadınlardan söz edilirken parmakların kapanması, cehennemliklerden bahsedilirken açılması azlık ve çokluk anlamında yorumlanabilir. Nitekim bu sahabinin söz konusu rivayeti bir başka hadis kaynağında “Hz. Peygamber parmaklarını kapatarak ‘İçinizden cennete girecek olanlar vardır, ancak çoğunuz cehennem kütüğüdür.’ buyurdu ve parmaklarını açtı” lafızları ile nakledilmiştir. (Taberânî, el-Mu’cemu’l-kebir, c. 3, s. 153)
 

Ali

Sp Kullanıcı
15 Eyl 2017
5,923
10,681
Metinler arasında lafzi birtakım farklılıklar olmakla birlikte bu rivayetlerin ortak noktası cehennemde kadınların çoğunlukta olacağıdır.

Rasûlullah (asm)’ın verdiği bu haber o esnada onu dinleyen kadınlarda bir kaygı ya da şaşkınlık yaratmış olmalı ki, içlerinden biri durumun sebebini öğrenmek istemiş ve Peygamberimize “Niçin ya Rasûlallah?” diye sormuştur. Bu soruyu yönelten hanım söz konusu hadisin ravilerinden biri olan Esma bint Yezid’dir. Bazı metinlerde ismi zikredilmemiş sadece “hayırlı hanımlardan biri” ya da “yanakları kırmızı bir kadın” gibi vasıflarla kendisinden söz edilmiştir.

Bu soru üzerine Rasûlullah (asm), kadınları cehenneme götüren amelleri açıklamıştır. Ebu Said el-Hudri ve Abdullah b. Ömer rivayetinde bu cevap şöyledir:

“Çokça lanet eder ve kocalarına karşı nankörlük ederler.” (Buhari, Hayz 6)

Cabir b. Abdullah
rivayetine göre ise Rasûlullah (asm) bu soruya cevaben:

“Çünkü siz halinizden çok şikâyet eder, kocanızın iyiliğine karşı nankörlük edersiniz.” buyurmuştur. (Müslim, Salatu’l-îdeyn, 4)

Rasûlullah (asm)’ın bayram vaazı dışında, güneş tutulması gününde de cehennem halkından olan kadınlardan söz ettiği dikkat çeker. Bu rivayete göre Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:
“Bana namaz esnasında cehennem gösterildi. Onun alev toplarını görünce geri çekildim. Cehennem halkının çoğunun, sırrı ifşa eden, kendilerinden bir şey istenince cimri davranan, kendileri bir şey isteyince ısrarcı olan, istedikleri verilince teşekkür etmeyen kadınlardan meydana geldiğini gördüm.” [Ahmed, Müsned, (thk. Şuayb el-Arnavut), c. 23, s. 109]
İbn Abbas rivayetinde ise bu sebepler şöyle zikredilmiştir:
“Kocalarına ve iyiliklere karşı nankörlük ediyorlardı. Eğer sen onlardan birine ömür boyu iyilik yapsan, sonra da senden azıcık bir hata görse, 'Senden hiç iyilik görmedim.' deyiverir.” (Buhari, Küsuf 16)
Hz. Peygamber’in (asm) sadece kadınlara hitap ettiği bir günde, özellikle kadınları cehenneme sevk eden suçlardan bahsetmesi oldukça tabiidir. Böylelikle Efendimiz, orada bulunan kadınları bu günahlardan uzak kalmaları hususunda uyarmış olmaktadır. Zira hadisin metninde “tüm kadınların bu günahları işlediği ya da işleyeceğini” anlatan bir ibare bulunmamaktadır.

Bu rivayetlerin tamamı bir arada düşünüldüğü zaman akla gelen sorulardan biri, aynen Esma bint Yezid’in sorduğu gibi “Neden kadınlar?” sorusudur.

Rasûlullah (asm) Efendimiz, bu soruyu kadınları cehenneme götüren amelleri saymak suretiyle cevaplandırmıştır. Bu nedenle bu rivayetlerden hareketle bazı kadınların cehennemde azap görmesinin sebebinin “bizzat cinsiyetleri” olduğu söylenemez. Bazı kadınların cehennemlik olmasının nedeni bu rivayetlerde söz edilen amelleridir.

Kuşku yok ki “nankörlük, teşekkür etmemek, iyiliği takdir etmemek, çokça lanet etmek” gibi ameller Müslüman ahlakı ile bağdaşmayan davranışlar olup kadın olsun erkek olsun hiç kimse için meşru addedilecek tutumlar değildir.

Dolayısıyla bu amelleri erkekler de işlediğinde cehennem azabına düçar olurlar. Ancak buna rağmen Rasûlullah (asm)’ın özellikle kadınlardan bahsetmesi bir sonucu açıklaması niteliğindedir. Zira Rasûlullah (asm) cehennem gösterilmiştir. Peygamber geleceğe dair bir gayb haberini izah etmektedir.

Bu haber, bir sonucu açıklayıcı niteliktedir. Bu haber, sınavdan sonra bir sınıfın diğer sınıftan daha başarılı olduğunu açıklayan ya da bir şubenin öğrencilerinin önemli bir kısmının başarısız olduğunu ve bu başarısızlığın sebeplerini izah eden bir öğretmenin verdiği habere benzemektedir. Bir sınıfın sınavda başarısız olduğunu belirten bir öğretmenin o sınıfa haksızlık ettiği nasıl tasavvur edilemezse, ahirette cehennem halkının çoğunun kadınlardan meydana gelecek olması da Allah’ın adaletsiz davranması olarak algılanamaz.

Bu haberden ancak şu sonuç elde edilebilir:

“Bu rivayetlerde bahsedilen suçlar, daha ziyade kadınları cehenneme götüren davranışlar olmuştur. Kadınlar erkeklere kıyasla bu suçları daha çok işlemişlerdir.”

Öte yandan cennet ve cehennemdeki kadın ve erkek sayısının eşit olması, eşit hale getirilmesi, adalet ifade etmez. Cehenneme giden kadın sayısınca erkeğin cehenneme gitmesi gerektiğini iddia etmek akıl sahibi bir insana ait bir iddia olamaz.

Hz. Peygamber’in (asm) sadece kadınlara hitap ettiği bir günde özellikle kadınları cehenneme sevk eden suçlardan bahsetmesi oldukça tabiidir. Böylelikle o, orada bulunan kadınları bu günahlardan uzak kalmaları hususunda uyarmış olmaktadır. Zira hadisin metninde “tüm kadınların bu günahları işlediği ya da işleyeceğini” anlatan bir ibare bulunmamaktadır.

Hadiste anlatılan, cehennemlik kadınların işlediği günahlardır. Bu günahlardan uzak durabilmenin yolu da bolca sadaka vermek olacaktır. Sadakanın bu tür günahlardan uzak tutması, muhtemelen dünyaya bağlılığı azaltması, ahirete imanı güçlendirmesidir.

Hadisin bazı metinlerinde “cehennem kütüğü” ibaresini olması, bir hakaret olarak anlaşılmamalıdır. Zira cehennemin başlıca yakıtı, kadın olsun erkek olsun, insandır. İnsanı yakıt ya da cehennem kütüğü yapan ise amelidir. Bu tasvir, şu ayette yer alan tasvirden farklı değildir:
“Benden sonra erkeklere kadınlardan daha zararlı bir fitne sebebi bırakmadım.” (Buhârî Nikâh 17; Müslim Zikir 97 98. Ayrıca bk. Tirmizî Edeb 31; İbni Mâce Fiten 31)
İlk bakışta hadîs-i şerîfin bütün kadınları fitne ve fesada yol açan uğursuz yaratıklar kabul ettiği sanılabilir. Hayır, Efendimiz böyle bir şey söylememiştir. Bu hadiste bazı problemli kadınlara işaret edilmekte, huysuzlukları sebebiyle onların erkekleri zor durumda bırakacakları belirtilmektedir.(sorularlaislamiyet)
 

Ali

Sp Kullanıcı
15 Eyl 2017
5,923
10,681
Araştırmayı siz yapacaktınız Ali bey ben değil.O kitaplara bakın ve"bunu peygamber efendimiz yapmış olamaz,söylemiş olamaz"diyebileceğiniz Hadisleri bulun ve bizimle paylaşın lütfen.
Eylül hanim internnette bakip bulup cikardim ve bizdeki kaynaklar bulup cikarmam icinde bablar veya baska ifade ile hangi isim altinda eklenip geciyor oldugunu bilmem icinde güne internette veya kendimde elimdeki kitabalara bakmam gerekiyordu ve bu ise ister istemez bizde baya bir zaman alacakti.
 

Eylül Başak

Administrator
Yönetici
Adminiçe
31 Mar 2020
18,704
88,202
“Kadın avrettir (namustur), dışarıya çıktığı zaman şeytan onunla hep beraber olur. Onun Allah’a en yakın olduğu zamanı evinin içinde bulunduğu anıdır.”
“Ey kadınlar topluluğu, sadaka veriniz. Ben cehennem halkının çoğunun sizden oluştuğunu gördüm.”
Kadın dışarıya çıkmayacaksa, çıktığı takdirde yol arkadaşı şeytan olacaksa, herhangi bir geliri ve kazancı yoksa, kendilerini cehennem ateşinden koruyacak sadakayı nasıl versinler...?
 
  • Beğen
Tepkiler: EzEL

Eylül Başak

Administrator
Yönetici
Adminiçe
31 Mar 2020
18,704
88,202
Eylül hanim internnette bakip bulup cikardim ve bizdeki kaynaklar bulup cikarmam icinde bablar veya baska ifade ile hangi isim altinda eklenip geciyor oldugunu bilmem icinde güne internette veya kendimde elimdeki kitabalara bakmam gerekiyordu ve bu ise ister istemez bizde baya bir zaman alacakti.
Emeğiniz için teşekkür ederim Ali bey.
 
  • Beğen
Tepkiler: Ali

EzEL

Sp Kullanıcı
13 Haz 2022
1,825
8,135
Kadın dışarıya çıkmayacaksa, çıktığı takdirde yol arkadaşı şeytan olacaksa, herhangi bir geliri ve kazancı yoksa, kendilerini cehennem ateşinden koruyacak sadakayı nasıl versinler...?
Bu konularda biraz bilgim zayıf ama yüzeysel ve basit bakmaya çalışıyorum. Kadın zorunluluk hallerinde dışarı çıkmayacak sözü üzerine genelde kafama şu takılır.
Kadınlar sürekli evde kalır okumaz bir meslek sahibi olmazlar ise bugün en basitinden kadın doğum uzmanı kadın doktor vs bunlar nasıl yetişecek..
Sağlıkta böyle şeyler mevzu değil ama kim erkek doğum uzmanına erkek ürolojiye göndermek ister. yad aben bayan ürolojiye gitmek istemem mesela .ben burlarda kafam karışıyor bunlar geçmiş zamanlarda ebe felan çözüm vardır ama bu çağda farklı olmalı belkide güncelleme hususuları bu konular içinde olabilir
 

Tatlı Cadı

🌼🌼🌼
Editör
9 Nis 2020
8,676
43,173
Hz.Hatice ticaretle ugrasmıyormuydu ?
Hz.Aişe hukukçu deilmiydi ?
ben mi yalnış biliyorum
Eger benim dediğim gibiyse peygamber efendimiz nasıl müsade etti o zaman 🤔

bana biri demişti ki kadının 1 tl bile kazanması iyi deil bunuda bi hoca demişti o an susmustum salak betül desene hz.Hatice ne işle mesguldu die
İslamı bu kadar da yobazlaştırmamak lazım
 

Eylül Başak

Administrator
Yönetici
Adminiçe
31 Mar 2020
18,704
88,202
Bu konularda biraz bilgim zayıf ama yüzeysel ve basit bakmaya çalışıyorum. Kadın zorunluluk hallerinde dışarı çıkmayacak sözü üzerine genelde kafama şu takılır.
Kadınlar sürekli evde kalır okumaz bir meslek sahibi olmazlar ise bugün en basitinden kadın doğum uzmanı kadın doktor vs bunlar nasıl yetişecek..
Sağlıkta böyle şeyler mevzu değil ama kim erkek doğum uzmanına erkek ürolojiye göndermek ister. yad aben bayan ürolojiye gitmek istemem mesela .ben burlarda kafam karışıyor bunlar geçmiş zamanlarda ebe felan çözüm vardır ama bu çağda farklı olmalı belkide güncelleme hususuları bu konular içinde olabilir
Bu sorularınızın cevabını ben değil, kadının evden çıktığı anda tehlike arz ettiğini, şeytanın yol arkadaşı olduğunu, zavallı erkekleri yoldan çıkardıklarını, erkeklere sırf bu yüzden cennette huriler vaad edildiğini düşünenler cevaplasın.
Çünkü ilk emri OKU olan bir dinin, bu emrinin sadece erkekleri baz aldığını düşünmek abesle iştigal olur...
 
Son düzenleme:

Eylül Başak

Administrator
Yönetici
Adminiçe
31 Mar 2020
18,704
88,202
Hz.Hatice ticaretle ugrasmıyormuydu ?
Hz.Aişe hukukçu deilmiydi ?
ben mi yalnış biliyorum
Eger benim dediğim gibiyse peygamber efendimiz nasıl müsade etti o zaman 🤔

bana biri demişti ki kadının 1 tl bile kazanması iyi deil bunuda bi hoca demişti o an susmustum salak betül desene hz.Hatice ne işle mesguldu die
İslamı bu kadar da yobazlaştırmamak lazım
Kadın okumamalı, kadın kazanmamalı, kadının hiçbir şekilde gözü açılmamalı...
Sonrada 6 yaşında veya 9 yaşında veya 15 yaşında, daha çocuk denilecek yaşta dini bütün biriyle evlendirilip eş olmalı, ana olmalı. Evine, eşine, çocuğuna hizmet etmeli. Onun bu dünyaya gönderiliş gayesi bu...
 

Son mesajlar

Cevaplar
2K
Görüntüleme
61K