Tehlike büyük diyorsun yani. O zaman şöyle yapalım bizi yanlış anlayacakları mesajları sadece biz görelimDeli damgası yemek istemiyoruz...
Şimdi desemki evrende yaşayan tek canlı dünyalılar değil, eminim herkes bu manyak ne diyor diyecek
Sevgi Platformu / Qasem
Yo, etmeyeceğiz.Yine bağlantının talihsizliğine uğradık...
Devam edecez
Sevgi Platformu / Qasem
İyisi mi NASA'dan "daha net" görüntüler talep et lütfen... Ki zaten yıllar boyu "hava balonu" veya "atmosfer gazı" deyip geçiştirdikleri şeylere şimdilerde "UFO" demeye başlamışlar. Yeni planlar var belli ki. Artık yakında sahte bir UFO istilası falan görürsek şaşırmayalım. 
Kişi, kendi kendine konuşmak kadar doğal bir hareketin bile "anormal" olmasından şüphe ediyordu ama hatırlarsak, değil mi?Evet değerli muhterem ;
Kişi yaşadığı gündelik hayatında somut ortam ile iç dünyasındaki fırtınalı hayatı kimi zaman birbirinden ayıramıyorsa ruhundaki yaşam gündelik hayatın önüne geçiryorsa çoğu zaman nasıl bir yol çizmeli
Şimdiden teşekkür ederim
Not forum beni iyice psikilojik vaka sanacak ben değil bir arkadaş için
Yalnızca, "fırtınalı" kelimesi düşündürücü. O yönde biraz daha detay alabilirsem, daha iyi eğilebilirim konuya.
Günlük rutin hayatını iç dünyası birbirine karışması ile bozmakta ruh hali yaşadığı tüm sıkıntıları her anına hatta ve her saniyesine sirayet ettiğinden reel ile mana alemi birbirine girmekte değerli muhterem..Kişi, kendi kendine konuşmak kadar doğal bir hareketin bile "anormal" olmasından şüphe ediyordu ama hatırlarsak, değil mi?
İşte bunları okuyunca da yine "anormal" bir durum göremedim. Şöyle ki; "hayat" denen şey zaten İÇİMİZDE yaşadıklarımızdır.
Kalbimizde heyecan ve sevinç olmadan, tüm dünyayı gezsek ne yazar? İçimizde sevgi ve şefkat olmadan, tüm insanlara sarılsak ne yazar? Dışarıda olup bitenler, bizim "yaşadıklarımız" değildir. ONLARA VERDİĞİMİZ DÜŞÜNSEL VE DUYGUSAL TEPKİLERDİR BİZİM "YAŞADIKLARIMIZ".
Tabii şimdi burada daha başka bir durum söz konusu olabilir. Bu kadar az detayla daha fazla yorum yapamıyorum haliyle. Günlük rutini olumsuz yönde etkileyen bir durum varsa, özel olarak ona eğilelim. Onun dışında, "iç dünyanın dışa baskın gelmesi" kesinlikle bir sorun değil.
Olur mu öyle şey? Bıkılacak bir durum yok.Günlük rutin hayatını iç dünyası birbirine karışması ile bozmakta ruh hali yaşadığı tüm sıkıntıları her anına hatta ve her saniyesine sirayet ettiğinden reel ile mana alemi birbirine girmekte değerli muhterem..
Doktor kalsik tavsiyeden ve ilaçtan başka bişi vermemiş psikologlar da keza öyle..
Cevabınız için yarıca teşekkür ederim
Benden bıkmanızdan korkuyorum
Aslında, benim en sevdiğim "bıkma" türü, acılarımıza, sıkıntılarımıza doyup, onları yüceltmemeye, gülüp geçmeye başlamamıza sebep olan tür. Tabii, bazen sorunlar tamamen çözülene dek buna izin vermeyecek kadar rahatsız edici olabiliyor.
